A'RÂF SURESİ 103. Ayeti Ahmed Hulusi Meali
Mekke döneminde inmiştir. 163-170. âyetlerin Medine döneminde indiğini söyleyen âlimler de vardır. 206 âyettir. Sûre, adını 46. ve 48. âyetlerde geçen “el-A’râf” kelimesinden almıştır.
ثُمَّ بَعَثْنَا مِن بَعْدِهِم مُّوسَى بِآيَاتِنَا إِلَى فِرْعَوْنَ وَمَلَئِهِ فَظَلَمُواْ بِهَا فَانظُرْ كَيْفَ كَانَ عَاقِبَةُ الْمُفْسِدِينَ ﴿١٠٣﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
summe
beas-nâ
min ba'di-him
mûsâ
bi âyâti-nâ
ilâ fir'avne
ve melâi-hi
fe zalemû
bi-hâ
fe unzur
keyfe
kâne
âkıbetu
el mufsidîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
summe | bir zaman sonra |
beas-nâ | biz beas ettik, gönderdik |
min ba'di-him | onlardan sonra, onların arkasından |
mûsâ | Musa (as) |
bi âyâti-nâ | âyetlerimiz ile, mucizelerimizle |
ilâ fir'avne | firavuna |
ve melâi-hi | ve onun önde gelenleri, ileri gelenleri |
fe zalemû | fakat zulmettiler |
bi-hâ | ona |
fe unzur | artık, bundan sonra bak |
keyfe | nasıl, ne şekilde |
kâne | oldu |
âkıbetu | akıbet, son |
el mufsidîne | fesat çıkaranlar |
Bir zaman sonra da, onlardan sonra (onların arkasından), firavuna ve onun (kavminin) ileri gelenlerine Musa (A.S)’ı âyetlerimizle, (mucizelerimizle) gönderdik (görevlendirdik). Fakat ona zulmettiler. Bak fesat çıkaranların akibeti nasıl oldu.
A'RÂF SURESİ 103. Ayeti Ahmed Hulusi Meali
Sonra, onların ardından Musa'yı (Esmâ'nın açığa çıkışı olan) delillerimiz ile Firavun ve onun ileri gelenlerine bâ'settik. . . (Firavun ve ileri gelenleri ise) onlara (delillerimizin hakkını vermeyerek) zulmettiler. . . Fesat çıkaranların sonu nasıl oldu, bir bak!
Ahmed Hulusi