A'RÂF SURESİ 132. Ayeti Harun Yıldırım Meali
Mekke döneminde inmiştir. 163-170. âyetlerin Medine döneminde indiğini söyleyen âlimler de vardır. 206 âyettir. Sûre, adını 46. ve 48. âyetlerde geçen “el-A’râf” kelimesinden almıştır.
وَقَالُواْ مَهْمَا تَأْتِنَا بِهِ مِن آيَةٍ لِّتَسْحَرَنَا بِهَا فَمَا نَحْنُ لَكَ بِمُؤْمِنِينَ ﴿١٣٢﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
ve kâlû
mehmâ
te'ti-nâ
bi-hi
min âyetin
li teshare-nâ
bi-hâ
fe
mâ nahnu
leke
bi mu'minîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve kâlû | ve dediler |
mehmâ | ne, her ne, ne olsa |
te'ti-nâ | sen bize getirirsin |
bi-hi | onu |
min âyetin | bir âyet, bir mucize |
li teshare-nâ | bizi büyülemek (sihir yapmak) için |
bi-hâ | onunla |
fe | o zaman, olsa bile, gene de |
mâ nahnu | biz değiliz |
leke | sana |
bi mu'minîne | îmân edenler, inanacak olanlar |
Ve şöyle dediler: “Onunla bizi büyülemek için bize âyetlerden (mucizelerden) ne getirsen gene de biz sana inanacak değiliz.”
A'RÂF SURESİ 132. Ayeti Harun Yıldırım Meali
Bir de: “Sen bizi büyülemek için her ne mucize getirirsen biz sana asla iman edecek değiliz.” dediler.
Harun Yıldırım