Mekke döneminde inmiştir. 163-170. âyetlerin Medine döneminde indiğini söyleyen âlimler de vardır. 206 âyettir. Sûre, adını 46. ve 48. âyetlerde geçen “el-A’râf” kelimesinden almıştır.


فَأَرْسَلْنَا عَلَيْهِمُ الطُّوفَانَ وَالْجَرَادَ وَالْقُمَّلَ وَالضَّفَادِعَ وَالدَّمَ آيَاتٍ مُّفَصَّلاَتٍ فَاسْتَكْبَرُواْ وَكَانُواْ قَوْمًا مُّجْرِمِينَ ﴿١٣٣﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

fe erselnâ aleyhim et tûfâne ve el cerâde ve el kummele ve ed dafâdia ve ed deme âyâtin mufassalâtin fe istekberû ve kânû kavmen mucrimîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
fe bunun üzerine, bundan sonra
erselnâ biz gönderdik
aleyhim et tûfâne üzerlerine tufan (yok eden, telef eden yağmur ve sel)
ve el cerâde ve çekirgeler (çekirge afeti)
ve el kummele ve bitler (elbise yiyen ve vücudun kanını emen bir çeşit bit)
ve ed dafâdia ve kurbağalar
ve ed deme ve kan
âyâtin âyetler, mucizeler
mufassalâtin ayrı ayrı
fe istekberû gene de, buna rağmen kibirlendiler
ve kânû ve oldular
kavmen bir kavim
mucrimîne mücrim, günahkâr ve suçlu olan kimseler

Bundan sonra, onların üzerine ayrı ayrı (zaman zaman) mucizeler, tufan, çekirge (afeti), bit (afeti), kurbağa (afeti) ve kan gönderdik. Buna rağmen kibirlendiler ve mücrim (günahkâr ve suçlu) bir kavim oldular.

A'RÂF SURESİ 133. Ayeti Süleyman Ateş Meali

Biz de onların üzerine ayrı ayrı mu'cizeler olarak tûfân, çekirge, kımıl (haşerât), kurbağalar ve kan gönderdik; ama yine büyüklük tasladılar ve suçlu bir topluluk oldular.

Süleyman Ateş