A'RÂF SURESİ 134. Ayeti Abdullah Parlıyan Meali
Mekke döneminde inmiştir. 163-170. âyetlerin Medine döneminde indiğini söyleyen âlimler de vardır. 206 âyettir. Sûre, adını 46. ve 48. âyetlerde geçen “el-A’râf” kelimesinden almıştır.
وَلَمَّا وَقَعَ عَلَيْهِمُ الرِّجْزُ قَالُواْ يَا مُوسَى ادْعُ لَنَا رَبَّكَ بِمَا عَهِدَ عِندَكَ لَئِن كَشَفْتَ عَنَّا الرِّجْزَ لَنُؤْمِنَنَّ لَكَ وَلَنُرْسِلَنَّ مَعَكَ بَنِي إِسْرَآئِيلَ ﴿١٣٤﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve lemmâ | ve ... olduğu zaman, olunca |
vakaa | vaki oldu,vuku buldu |
aleyhim er riczu | üzerlerine azap |
kâlû | dediler |
yâ mûsed'u (mûsâ ud'u) | ey Musa dua et |
lenâ | bizim için |
rabbe-ke | Rabbine |
bi-mâ | o şey ile, sebebiyle |
ahide | ahid |
inde-ke | senin yanındaki, seni sahip kıldığı ahd |
le in | eğer, ... olsa |
keşefte | giderdin, kaldırdın |
an-nâ er ricze | bizden azabı |
le nu'minu-enne | mutlaka inanacağız |
leke | sana |
ve le nursilu-enne | ve mutlaka göndereceğiz |
mea-ke | seninle birlikte, seninle beraber |
benî isrâîle | İsrailoğullarını |
Ve azap üzerlerine geldiği (vuku bulduğu) zaman: “Ya Musa (Allah’ın) seni sahip kıldığı ahd (nübüvvet ahdi) sebebiyle bizim için Rabbine dua et. Eğer bizden azabı kaldırırsan, biz sana mutlaka inanırız ve mutlaka İsrailoğullarını seninle beraber göndeririz.” dediler.
A'RÂF SURESİ 134. Ayeti Abdullah Parlıyan Meali
Ve başlarına ne zaman bir bela ve musibet gelse, “Ey Musa!” derlerdi. “Sana verdiği söze karşılık Rabbine, bizim için dua et. Eğer bizden bu azabı kaldırırsan, andolsun ki, sana kesinlikle inanır ve israoğullarını seninle beraber göndeririz.”
Abdullah Parlıyan