A'RÂF SURESİ 142. Ayeti İbni Kesir Meali
Mekke döneminde inmiştir. 163-170. âyetlerin Medine döneminde indiğini söyleyen âlimler de vardır. 206 âyettir. Sûre, adını 46. ve 48. âyetlerde geçen “el-A’râf” kelimesinden almıştır.
وَوَاعَدْنَا مُوسَى ثَلاَثِينَ لَيْلَةً وَأَتْمَمْنَاهَا بِعَشْرٍ فَتَمَّ مِيقَاتُ رَبِّهِ أَرْبَعِينَ لَيْلَةً وَقَالَ مُوسَى لأَخِيهِ هَارُونَ اخْلُفْنِي فِي قَوْمِي وَأَصْلِحْ وَلاَ تَتَّبِعْ سَبِيلَ الْمُفْسِدِينَ ﴿١٤٢﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
ve vâad-nâ
mûsâ
selâsîne
leyleten
ve etmem-nâ-hâ
bi aşrin
fe temme
mîkâtu
rabbi-hi
erbaîne leyleten
ve kâle mûsâ
li ahî-hi hârûne
ahluf-nî
fî kavmî
ve aslıh
ve lâ tettebi'
sebîle el mufsidîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve vâad-nâ | ve vaadettik |
mûsâ | Musa (as) |
selâsîne | otuz |
leyleten | gece |
ve etmem-nâ-hâ | ve onu biz tamamladık |
bi aşrin | 10 ile |
fe temme | böylece tamamlandı |
mîkâtu | kararlaştırılmış muayyen vakit, zaman |
rabbi-hi | onun Rabbi |
erbaîne leyleten | kırk gece |
ve kâle mûsâ | ve Musa (as) dedi |
li ahî-hi hârûne | kardeşi Harun (as)'a |
ahluf-nî | benim yerime geç, bana halife ol |
fî kavmî | kavmim içinde |
ve aslıh | ve ıslâh et |
ve lâ tettebi' | ve tâbî olma, uyma |
sebîle el mufsidîne | bozguncuların, fesat çıkaranların yoluna |
Musa (A.S)’a otuz gece vaad ettik ve onu on ile tamamladık. Böylece onun Rabbinin kararlaştırdığı zaman, kırk geceye tamamlandı. Ve Musa (A.S), kardeşi Harun’a şöyle dedi: “Kavmimde bana halef ol (benim yerime geç) ve ıslâh et ve müfsidlerin (fesat çıkaranların) yoluna tâbî olma.”
A'RÂF SURESİ 142. Ayeti İbni Kesir Meali
Musa'ya otuz gece vade verdik. Sonra bunu on ile tamamladık. Böylece Rabbının ta'yin ettiği vakit, kırk gece olarak tamamlandı. Musa kardeşi Harun'a dedi ki: Kavmim içinde, benim yerime geç. Islah et ve fesadçıların yoluna uyma.
İbni Kesir