A'RÂF SURESİ 161. Ayeti Abdullah Parlıyan Meali
Mekke döneminde inmiştir. 163-170. âyetlerin Medine döneminde indiğini söyleyen âlimler de vardır. 206 âyettir. Sûre, adını 46. ve 48. âyetlerde geçen “el-A’râf” kelimesinden almıştır.
وَإِذْ قِيلَ لَهُمُ اسْكُنُواْ هَذِهِ الْقَرْيَةَ وَكُلُواْ مِنْهَا حَيْثُ شِئْتُمْ وَقُولُواْ حِطَّةٌ وَادْخُلُواْ الْبَابَ سُجَّدًا نَّغْفِرْ لَكُمْ خَطِيئَاتِكُمْ سَنَزِيدُ الْمُحْسِنِينَ ﴿١٦١﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
ve iz kîle lehum
uskunû
hâzihi el karyete
ve kulû
min-hâ
haysu
şi'tum
ve kûlû
hıttatun
ve udhulû el bâbe
succeden
nagfir-lekum
hatîâti-kum
se nezîdu el muhsinîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve iz kîle lehum | ve onlara ... denilmişti |
uskunû | oturun, yerleşin |
hâzihi el karyete | bu şehir |
ve kulû | ve yeyin |
min-hâ | ondan |
haysu | neresi, nereden, o yerden |
şi'tum | dilediğiniz, istediğiniz |
ve kûlû | ve deyin, söyleyin |
hıttatun | af dileyerek |
ve udhulû el bâbe | ve kapıdan girin (dahil olun) |
succeden | secde ederek |
nagfir-lekum | biz sizi mağfiret edelim |
hatîâti-kum | sizin hatalarınızı |
se nezîdu el muhsinîne | muhsinlere arttıracağız |
Ve onlara: “Bu şehirde yerleşin ve ondan dilediğiniz yerden yeyin, af dilediğinizi söyleyin ve kapıdan secde ederek girin.” denilmişti. “Sizin hatalarınızı mağfiret edelim ve muhsinlere daha da arttıralım.”
A'RÂF SURESİ 161. Ayeti Abdullah Parlıyan Meali
Ey İsrailoğulları! Hani size şöyle dendiği zamanı hatırlayın: “Bu ülkede yerleşin ve oranın tüm ürünlerinden dilediğiniz gibi yararlanın ve bunu yaparken: Bizden günahlarımızın yükünü kaldır, diye niyaz edin; ve alçak gönüllü olarak şehrin kapısından girin ki, böylelikle sizin günahlarınızı bağışlayalım ve iyilik yapanları kat kat ödüllendirelim.”
Abdullah Parlıyan