A'RÂF SURESİ 195. Ayeti Hasan Basri Çantay Meali
Mekke döneminde inmiştir. 163-170. âyetlerin Medine döneminde indiğini söyleyen âlimler de vardır. 206 âyettir. Sûre, adını 46. ve 48. âyetlerde geçen “el-A’râf” kelimesinden almıştır.
أَلَهُمْ أَرْجُلٌ يَمْشُونَ بِهَا أَمْ لَهُمْ أَيْدٍ يَبْطِشُونَ بِهَا أَمْ لَهُمْ أَعْيُنٌ يُبْصِرُونَ بِهَا أَمْ لَهُمْ آذَانٌ يَسْمَعُونَ بِهَا قُلِ ادْعُواْ شُرَكَاءكُمْ ثُمَّ كِيدُونِ فَلاَ تُنظِرُونِ ﴿١٩٥﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
e lehum
erculun
yemşûne
bi-hâ
em lehum
eydin
yabtışûne bihâ
em lehum
a'yunun
yubsırûne bi-hâ
em lehum
âzânun
yesmeûne bi-hâ
kul ud'û
şurekâe-kum
summe
kîdû-ni
fe
lâ tunzirûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
e lehum | onların var mı |
erculun | ayaklar |
yemşûne | yürürler |
bi-hâ | onunla |
em lehum | veya, ya da, yoksa onların var mı |
eydin | eller |
yabtışûne bihâ | onunla tutarlar |
em lehum | veya, ya da, yoksa onların var mı |
a'yunun | gözler |
yubsırûne bi-hâ | onunla görürler |
em lehum | veya, ya da, yoksa onların var mı |
âzânun | kulaklar |
yesmeûne bi-hâ | onunla işitirler |
kul ud'û | de ki davet edin, çağırın |
şurekâe-kum | ortaklarınızı |
summe | sonra |
kîdû-ni | bana tuzak kurun |
fe | artık |
lâ tunzirûne | göz açtırmayın, bekletmeyin, fırsat vermeyin, mühlet vermeyin |
Onların, onlarla yürüdükleri ayakları mı var? Veya onlarla tuttukları elleri mi var? Veya onlarla gördükleri gözleri mi var? Veya onlarla işittikleri kulakları mı var? Söyle (onlara) ortaklarını çağırsınlar, sonra bana tuzak kursunlar. Böylece göz açtırmayın (fırsat vermeyin).
A'RÂF SURESİ 195. Ayeti Hasan Basri Çantay Meali
Onların yürüyecekleri ayakları mı, yoksa tutacakları elleri mi, yahud görecekleri gözleri mi, yoksa işidecekleri kulakları mı, (nesi) var? (Habîbim) de ki: «Çağırın ortaklarınızı, sonra bana (istediğiniz) tuzağı kurun da şöyle bir göz bile açdırmayın bana».
Hasan Basri Çantay