A'RÂF SURESİ 22. Ayeti Ali Fikri Yavuz Meali
Mekke döneminde inmiştir. 163-170. âyetlerin Medine döneminde indiğini söyleyen âlimler de vardır. 206 âyettir. Sûre, adını 46. ve 48. âyetlerde geçen “el-A’râf” kelimesinden almıştır.
فَدَلاَّهُمَا بِغُرُورٍ فَلَمَّا ذَاقَا الشَّجَرَةَ بَدَتْ لَهُمَا سَوْءَاتُهُمَا وَطَفِقَا يَخْصِفَانِ عَلَيْهِمَا مِن وَرَقِ الْجَنَّةِ وَنَادَاهُمَا رَبُّهُمَا أَلَمْ أَنْهَكُمَا عَن تِلْكُمَا الشَّجَرَةِ وَأَقُل لَّكُمَا إِنَّ الشَّيْطَآنَ لَكُمَا عَدُوٌّ مُّبِينٌ ﴿٢٢﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
fe | böylece, fakat |
dellâ | o ikisine delillik, öncülük (önderlik) etti |
humâ | ikisi |
bi gurûrin | aldatarak |
fe lemmâ | fakat ... olunca |
zâkâ | tattılar (ikisi) |
eş şecerete | ağacı |
bedet | göründü, açığa çıktı |
lehumâ | kendilerine (ikisine) |
sev'âtu-humâ | ayıp yerleri (ikisinin) |
ve tafikâ | ve başladılar (ikisi) |
yahsıfâni | yapıştırıyorlar (ikisi) |
aleyhimâ | üzerlerine (ikisinin) |
min | ...den |
varaki | yaprak |
el cenneti | cennet |
ve nâdâ-huma | ve ikisine seslendi |
rabbu-humâ | ikisinin Rabbi |
e lem enhe-kumâ | ikinizi nehyetmedim mi, yasaklamadım mı? |
an tilkum eş şecereti | bu ağaçtan |
ve ekul | ve söyledim |
lekumâ | size, sizin ikinize |
inne eş şeytâne | muhakkak ki şeytan |
lekumâ | size, sizin ikinize |
aduvvun | düşmandır |
mubînun | apaçık |
Böylece o ikisini aldatarak öncülük (önderlik) etti. Ağaçtan tadınca (meyvesini yeyince) ayıp yerleri kendilerine göründü (açığa çıktı) ve üzerlerine cennet yaprakları yapıştırmaya başladılar ve Rab’leri (ikisinin Rabbi), ikisine şöyle seslendi: “Sizin ikinizi bu ağaçtan nehyetmedim mi (yasaklamadım mı)? Ve sizin ikinize, muhakkak ki şeytan apaçık düşmandır.” demedim mi?
A'RÂF SURESİ 22. Ayeti Ali Fikri Yavuz Meali
Böylece ikisini de aldatarak, onları mevkilerinden düşürdü. Ağacın meyvasını taddıkları zaman, ayıp yerleri kendilerine açılıverdi. Onlar da hemen cennet yapraklarından üst üste koymakla örtünmeğe başladılar. Rableri onlara şöyle nida etti: “- Ben, ikinize de bu ağacı yasak etmedim mi; şeytan size apaçık bir düşmandır, demedim mi?”
Ali Fikri Yavuz