Mekke döneminde inmiştir. 163-170. âyetlerin Medine döneminde indiğini söyleyen âlimler de vardır. 206 âyettir. Sûre, adını 46. ve 48. âyetlerde geçen “el-A’râf” kelimesinden almıştır.


وَإِذَا فَعَلُواْ فَاحِشَةً قَالُواْ وَجَدْنَا عَلَيْهَا آبَاءنَا وَاللّهُ أَمَرَنَا بِهَا قُلْ إِنَّ اللّهَ لاَ يَأْمُرُ بِالْفَحْشَاء أَتَقُولُونَ عَلَى اللّهِ مَا لاَ تَعْلَمُونَ ﴿٢٨﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve izâ faalû fâhişeten kâlû veced-nâ aleyhâ âbâe-nâ vallâhu emere-nâ bi-hâ kul inne allâhe lâ ye'muru bi el fahşâi e tekûlûne alâ allâhi lâ ta'lemûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve ve
izâ faalû yaptıkları zaman
fâhişeten kötü, çirkin bir şey
kâlû dediler
veced-nâ biz bulduk
aleyhâ onun üzerinde
âbâe-nâ atalarımızı, babalarımızı
vallâhu ve Allah
emere-nâ bize emretti
bi-hâ onu
kul de ki
inne allâhe muhakkak ki Allah
lâ ye'muru emretmez
bi el fahşâi fuhşu, kötülüğü, çirkinliği
e tekûlûne ... mı söylüyorsunuz?
alâ allâhi Allah'a karşı
bir şeyi
lâ ta'lemûne bilmiyorsunuz (bilmediğiniz)

Kötü (çirkin) bir şey yaptıkları zaman: “Babalarımızı onun üzerinde bulduk (onlardan böyle gördük) ve Allah onu bize emretti.” dediler. (Onlara şöyle) de: “Muhakkak ki; Allah, fahşayı (kötülüğü, çirkinliği) emretmez. Allah’a bilmediğiniz bir şeyi mi söylüyorsunuz?”

A'RÂF SURESİ 28. Ayeti Ömer Nasuhi Bilmen Meali

Ve onlar bir yaramazlık yaptıkları zaman, «Biz babalarımızı da bunun üzerinde bulduk, ve Allah bununla bize emretmiştir,» derler. De ki: «Şüphe yok Allah Teâlâ fahiş şeyler ile emretmez. Siz bilmediğiniz şeyleri Allah Teâlâ'ya karşı söyler misiniz?»

Ömer Nasuhi Bilmen