Mekke döneminde inmiştir. 163-170. âyetlerin Medine döneminde indiğini söyleyen âlimler de vardır. 206 âyettir. Sûre, adını 46. ve 48. âyetlerde geçen “el-A’râf” kelimesinden almıştır.


وَلِكُلِّ أُمَّةٍ أَجَلٌ فَإِذَا جَاء أَجَلُهُمْ لاَ يَسْتَأْخِرُونَ سَاعَةً وَلاَ يَسْتَقْدِمُونَ ﴿٣٤﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve li kulli ummetin ecelun fe izâ câe ecelu-hum lâ yeste'hırûne sâaten ve lâ yestakdimûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve li kulli ummetin ve bütün ümmetler için vardır
ecelun ecel, belli bir süre, müddet, zaman dilimi
fe böylece
izâ câe geldiği zaman
ecelu-hum onların ecelleri (takdir edilen zaman dolunca)
lâ yeste'hırûne tehir edilmez, geriye bırakılmaz
sâaten bir saat
ve lâ yestakdimûne ve öne alınmaz, ileri alınmaz

Bütün ümmetler için bir ecel (süre, zaman dilimi, müddet) vardır. Onların ecelleri geldiği zaman ne bir saat ileri, ne bir saat geri alınmaz

A'RÂF SURESİ 34. Ayeti Bekir Sadak Meali

Her ummet icin belirli bir sure vardir; vakitleri dolunca ne bir saat gecikebilir ne de one gecebilirler.

Bekir Sadak