Mekke döneminde inmiştir. 163-170. âyetlerin Medine döneminde indiğini söyleyen âlimler de vardır. 206 âyettir. Sûre, adını 46. ve 48. âyetlerde geçen “el-A’râf” kelimesinden almıştır.


وَالَّذِينَ كَذَّبُواْ بِآيَاتِنَا وَاسْتَكْبَرُواْ عَنْهَا أُوْلََئِكَ أَصْحَابُ النَّارِ هُمْ فِيهَا خَالِدُونَ ﴿٣٦﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve ellezîne kezzebû bi âyâti-nâ ve estekberû an-hâ ulâike ashabu en nâri hum fî-hâ hâlidûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve ellezîne ve o kimseler ki
kezzebû yalanladılar
bi âyâti-nâ âyetlerimizi
ve estekberû ve büyüklendiler, kibirlendiler
an-hâ ondan, ona karşı
ulâike işte onlar
ashabu en nâri ateş ehli, ateş halkı
hum onlar
fî-hâ orada
hâlidûne devamlı kalanlar, kalacak olanlar

Ve âyetlerimizi yalanlayan kimseler ve onlara karşı kibirlenenler, işte onlar ateş ehlidirler ve onlar, orada devamlı kalanlardır (kalacaklardır).

A'RÂF SURESİ 36. Ayeti Bekir Sadak Meali

Ayetlerimizi yalanlayip onlara karsi buyukluk taslayanlar, iste onlar cehennemliklerdir, orada temelli kalacaklardir.

Bekir Sadak