A'RÂF SURESİ 46. Ayeti Hayrat Neşriyat Meali
Mekke döneminde inmiştir. 163-170. âyetlerin Medine döneminde indiğini söyleyen âlimler de vardır. 206 âyettir. Sûre, adını 46. ve 48. âyetlerde geçen “el-A’râf” kelimesinden almıştır.
وَبَيْنَهُمَا حِجَابٌ وَعَلَى الأَعْرَافِ رِجَالٌ يَعْرِفُونَ كُلاًّ بِسِيمَاهُمْ وَنَادَوْاْ أَصْحَابَ الْجَنَّةِ أَن سَلاَمٌ عَلَيْكُمْ لَمْ يَدْخُلُوهَا وَهُمْ يَطْمَعُونَ ﴿٤٦﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve beyne-humâ | ve ikisi arasında (vardır) |
hicâbun | bir perde (duvar) |
alâ el a'râfi | A'raf (cennet-cehennem arasındaki yüksek tepelerin) üstünde (arf: yüksek tepe, a’raf: yüksek tepeler) |
ricâlun | adamlar |
ya'rifûne | tanırlar |
kullen | hepsini |
bi sîmâ-hum | onları simaları ile, simalarından, yüzlerinden |
ve nâdev | ve nida ettiler, seslendiler |
ashâbe el cenneti | cennet halkına, ehline |
en selâmun aleykum | selâmlanmak sizin üzerinize olsun, selâm sizin üzerinize olsun |
lem yedhulû-hâ | henüz oraya dahil olmadılar, girmediler |
ve hum | ve onlar |
yatme'ûne | ümit ederler, dilerler, isterler |
Ve onların aralarında bir perde ve A’rafın (tepelerin) üstünde onların hepsini simalarından (yüzlerinden) tanıyan adamlar vardır. Henüz oraya (cennete) dahil olmamış ama ümit eden cennet ehline: “Selâmlanmak (selâm) sizin üzerinize olsun!” diye nida ettiler.
A'RÂF SURESİ 46. Ayeti Hayrat Neşriyat Meali
Hem iki taraf (Cennet ve Cehennem ehli) arasında (aslâ aşamayacakları surdan)bir perde vardır. A'râf üzerinde (bu sûrun yüksek yerlerinde) ise, herkesi sîmâlarından tanıyan adamlar vardır ki, Cennet ehline: 'Selâmün Aleyküm! (Allah’ın selâmı üzerinize olsun!)' diye nidâ ederler; fakat onlar (Cennete girmeyi) çok arzu ediyor oldukları hâlde(henüz) oraya girmemişlerdir.
Hayrat Neşriyat