A'RÂF SURESİ 54. Ayeti Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Mekke döneminde inmiştir. 163-170. âyetlerin Medine döneminde indiğini söyleyen âlimler de vardır. 206 âyettir. Sûre, adını 46. ve 48. âyetlerde geçen “el-A’râf” kelimesinden almıştır.
إِنَّ رَبَّكُمُ اللّهُ الَّذِي خَلَقَ السَّمَاوَاتِ وَالأَرْضَ فِي سِتَّةِ أَيَّامٍ ثُمَّ اسْتَوَى عَلَى الْعَرْشِ يُغْشِي اللَّيْلَ النَّهَارَ يَطْلُبُهُ حَثِيثًا وَالشَّمْسَ وَالْقَمَرَ وَالنُّجُومَ مُسَخَّرَاتٍ بِأَمْرِهِ أَلاَ لَهُ الْخَلْقُ وَالأَمْرُ تَبَارَكَ اللّهُ رَبُّ الْعَالَمِينَ ﴿٥٤﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
inne | muhakkak ki |
rabbe-kum | sizin Rabbiniz |
allâhu ellezî | Allah'tır ki o |
halaka | yarattı |
es semâvâti | semalar, gök katları |
ve el ardı | ve arz, yeryüzü |
fî sitteti eyyâmin | altı günde |
summe istevâ | sonra istiva etti |
alâ el arşı | arşa |
yugşî | örtülür |
el leyle | gece |
en nehâre | gündüz |
yatlubu-hu | onu talep eder, takip eder |
hasîsen | süratli, devamlı |
ve eş şemse | ve güneş |
ve el kamere | ve ay |
ve en nucûme | ve yıldızlar |
musahharâtin | musahhar, emre âmade, boyun eğmişlerdir |
bi emri-hi | onun emrine |
e lâ | değil mi |
lehu el halku | yaratmak onundur (ona mahsustur) |
vel emru | ve emir |
tebârake allâhu | Allah şanı yücedir, mukaddestir, mübarektir |
rabbu el âlemîne | âlemlerin Rabbi |
Semaları ve arzı altı günde yaratan, muhakkak ki sizin Rabbiniz Allah'tır. Sonra arşa istiva etti. Gündüz, onu süratle talep eden (takip eden) gece ile örtülür. Ve güneş ve ay ve yıldızlar O’nun emrine musahhardır (boyun eğmişlerdir). Yaratma ve emir O’nun değil mi? Âlemlerin Rabbi mübarektir, şanı yücedir.
A'RÂF SURESİ 54. Ayeti Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Şüphe yok, Rabbimiz, öyle bir Allah'tır ki gökleri ve yeryüzünü altı günde yaratmıştır da sonra Arşa hâkim ve mutasarrıf olmuştur; aceleyle ve durmadan geceyi takib eden gündüze gecenin örtüsünü atar, o örtüyle örter onu ve güneş de onun emrine râm olmuştur, ay da, yıldızlar da. İyice bil ki yaratış da onun, buyruk da; âlemlerin Rabbi Allah'ın şanı ne de yücedir.
Abdulbaki Gölpınarlı