A'RÂF SURESİ 57. Ayeti Diyanet İşleri Meali
Mekke döneminde inmiştir. 163-170. âyetlerin Medine döneminde indiğini söyleyen âlimler de vardır. 206 âyettir. Sûre, adını 46. ve 48. âyetlerde geçen “el-A’râf” kelimesinden almıştır.
وَهُوَ الَّذِي يُرْسِلُ الرِّيَاحَ بُشْرًا بَيْنَ يَدَيْ رَحْمَتِهِ حَتَّى إِذَا أَقَلَّتْ سَحَابًا ثِقَالاً سُقْنَاهُ لِبَلَدٍ مَّيِّتٍ فَأَنزَلْنَا بِهِ الْمَاء فَأَخْرَجْنَا بِهِ مِن كُلِّ الثَّمَرَاتِ كَذَلِكَ نُخْرِجُ الْموْتَى لَعَلَّكُمْ تَذَكَّرُونَ ﴿٥٧﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
ve huve ellezî
yursilu
er riyâha
buşran
beyne yedey
rahmeti-hi
hattâ
izâ
ekallet
sehâben
sikâlen
suknâ-hu
li beledin
meyyitin
fe enzel-nâ
bi-hi el mâe
fe ahrac-nâ
bi-hî
min kulli es semerâti
kezâlike
nuhricu el mevtâ
lealle-kum
tezekkerûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve huve ellezî | ve ... olan kişi odur |
yursilu | gönderir |
er riyâha | rüzgârları |
buşran | müjdeleyici olarak |
beyne yedey | iki eli arasında, önünde |
rahmeti-hi | onun rahmeti |
hattâ | hatta, öyle ki |
izâ | olduğu zaman |
ekallet | yüklendi |
sehâben | bulutlar |
sikâlen | ağır (ağırlık) |
suknâ-hu | onu sevkettik |
li beledin | bir beldeye |
meyyitin | ölü |
fe enzel-nâ | bu şekilde, böylece indirdik |
bi-hi el mâe | ona su |
fe ahrac-nâ | böylece, bu şekilde çıkarttık |
bi-hî | onunla |
min kulli es semerâti | bütün ürünlerden |
kezâlike | işte bunun gibi |
nuhricu el mevtâ | ölüleri çıkartırız |
lealle-kum | umulur ki böylece siz |
tezekkerûne | tezekkür edersiniz |
Rahmetin önünde müjdeleyici olarak rüzgârları gönderen O'dur. Ağır bulutları yüklendiği zaman onu ölü bir beldeye sevkettik. Ve de ondan su indirdik. Bu şekilde onunla bütün ürünlerden çıkardık. İşte bunun gibi ölüleri çıkarırız. Böylece tezekkür edersiniz.
A'RÂF SURESİ 57. Ayeti Diyanet İşleri Meali
O, rüzgârları rahmetinin önünde müjde olarak gönderendir. Nihayet rüzgârlar ağır bulutları yüklendiği vakit, onları ölü bir belde(yi diriltmek) için sevk ederiz de oraya suyu indiririz. Derken onunla türlü türlü meyveleri çıkarırız. İşte ölüleri de öyle çıkaracağız. Ola ki ibretle düşünürsünüz.
Diyanet İşleri