A'RÂF SURESİ 95. Ayeti Ahmet Tekin Meali
Mekke döneminde inmiştir. 163-170. âyetlerin Medine döneminde indiğini söyleyen âlimler de vardır. 206 âyettir. Sûre, adını 46. ve 48. âyetlerde geçen “el-A’râf” kelimesinden almıştır.
ثُمَّ بَدَّلْنَا مَكَانَ السَّيِّئَةِ الْحَسَنَةَ حَتَّى عَفَواْ وَّقَالُواْ قَدْ مَسَّ آبَاءنَا الضَّرَّاء وَالسَّرَّاء فَأَخَذْنَاهُم بَغْتَةً وَهُمْ لاَ يَشْعُرُونَ ﴿٩٥﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
summe | sonra |
beddel-nâ | değiştirdik |
mekâne es seyyieti | kötülüğün yerini |
el hasenete | iyilik |
hattâ | öyle ki, ... olunca |
afev | çoğaldılar |
ve kâlû | ve dediler |
kad | olmuştu |
messe | isabet etti, dokundu |
âbâe-nâ | atalarımız, babalarımız |
ed darrâu | şiddetli darlık, zarar, hastalık, zorluk |
ve es serrâu | ve hayır, surur, ferahlık |
fe ehaz-nâ-hum | böylece onları aldık, yakaladık, yok ettik |
bagteten | ansızın, aniden |
ve hum | ve onlar |
lâ yeş'urûne | farkına varmazlar (şuurunda değiller) |
Sonra seyyiatin yerini hasenatla değiştirdik. Ne zaman ki çoğaldılar ve şöyle dediler. “Babalarımıza da şiddetli darlık ve ferahlık dokunmuştu. (Allah’tan bilmediler, ders almadılar). Bunun üzerine onları farkına varmadan (şuurunda değilken) aniden aldık.”
A'RÂF SURESİ 95. Ayeti Ahmet Tekin Meali
Sonra bu kötü, sıkıntılı, felâketli günlerin yerine düzenli bir devlet hayatı, iyilik bolluk, zenginlik ve refah getirdik. Nihayet çoğaldılar. Başlarına gelen felâketleri, Allah’ın cezalandırması ve imtihanı sayacakları yerde:
Ahmet Tekin
'Atalarımız da böyle sıkıntılar ve sevinçli günler, ekonomik darboğazlar ve refah günleri yaşamışlardı. Bunlar tabiî olaylardır' diyerek ikazları hafife aldılar. Biz de onları, farkına varmadıkları bir anda, ansızın, hayal edemeyecekleri bir şekilde yakalayıp işlerini bitirdik.