A'RÂF SURESİ 95. Ayeti Muhammed Esed Meali
Mekke döneminde inmiştir. 163-170. âyetlerin Medine döneminde indiğini söyleyen âlimler de vardır. 206 âyettir. Sûre, adını 46. ve 48. âyetlerde geçen “el-A’râf” kelimesinden almıştır.
ثُمَّ بَدَّلْنَا مَكَانَ السَّيِّئَةِ الْحَسَنَةَ حَتَّى عَفَواْ وَّقَالُواْ قَدْ مَسَّ آبَاءنَا الضَّرَّاء وَالسَّرَّاء فَأَخَذْنَاهُم بَغْتَةً وَهُمْ لاَ يَشْعُرُونَ ﴿٩٥﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
summe | sonra |
beddel-nâ | değiştirdik |
mekâne es seyyieti | kötülüğün yerini |
el hasenete | iyilik |
hattâ | öyle ki, ... olunca |
afev | çoğaldılar |
ve kâlû | ve dediler |
kad | olmuştu |
messe | isabet etti, dokundu |
âbâe-nâ | atalarımız, babalarımız |
ed darrâu | şiddetli darlık, zarar, hastalık, zorluk |
ve es serrâu | ve hayır, surur, ferahlık |
fe ehaz-nâ-hum | böylece onları aldık, yakaladık, yok ettik |
bagteten | ansızın, aniden |
ve hum | ve onlar |
lâ yeş'urûne | farkına varmazlar (şuurunda değiller) |
Sonra seyyiatin yerini hasenatla değiştirdik. Ne zaman ki çoğaldılar ve şöyle dediler. “Babalarımıza da şiddetli darlık ve ferahlık dokunmuştu. (Allah’tan bilmediler, ders almadılar). Bunun üzerine onları farkına varmadan (şuurunda değilken) aniden aldık.”
A'RÂF SURESİ 95. Ayeti Muhammed Esed Meali
Sonra o darlığı genişliğe çevirmişizdir ki refahı tatsınlar da (kendi kendilerine): "Atalarımız da darlık ve sıkıntıya düşmüşler (ve genişliği görmüşler)di" desinler, işte ancak bundan sonradır ki, kendileri daha (ne olup bittiğinin) farkına varmadan, onları kıskıvrak yakaladık.
Muhammed Esed