BAKARA SURESİ 150. Ayeti Ali Ünal Meali
Medine döneminde inmiştir. Kur’an-ı Kerim’in en uzun sûresi olup 286 âyettir. Adını, 67-73. âyetlerde yer alan “bakara (sığır)” kelimesinden alır.
وَمِنْ حَيْثُ خَرَجْتَ فَوَلِّ وَجْهَكَ شَطْرَ الْمَسْجِدِ الْحَرَامِ وَحَيْثُ مَا كُنتُمْ فَوَلُّواْ وُجُوهَكُمْ شَطْرَهُ لِئَلاَّ يَكُونَ لِلنَّاسِ عَلَيْكُمْ حُجَّةٌ إِلاَّ الَّذِينَ ظَلَمُواْ مِنْهُمْ فَلاَ تَخْشَوْهُمْ وَاخْشَوْنِي وَلأُتِمَّ نِعْمَتِي عَلَيْكُمْ وَلَعَلَّكُمْ تَهْتَدُونَ ﴿١٥٠﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve min haysu | ve nereden |
harecte | sen çıktın |
fe | o zaman |
velli | dön, çevir |
veche-ke | yüzünü |
şatra | yön |
el mescidi el harâmi | Mescid-i Haram |
ve haysu | ve nerede |
mâ kuntum | siz oldunuz (bulundunuz) |
fe | o zaman, hemen |
vellû | dönün, çevirin |
vucûhe-kum | yüzleriniz |
şatra-hu | onun tarafına, o tarafa |
li ellâ yekûne | olmaması için |
li en nâsi | insanlara, insanların |
aleykum | sizin üzerinize, size |
huccetun | hüccet, delil |
illâ | ancak, hariç |
ellezîne | o kimseler, onlar |
zalemû | zulmettiler |
min-hum | onlardan |
fe | artık, o zaman |
lâ tahşev-hum | onlardan korkmayın |
vahşev-nî | benden korkun |
ve li utimme | ve tamamlamam için |
ni'metî | ni'metimi |
aleykum | size, sizin üzerinize |
ve lealle-kum | ve umulur ki siz, böylece siz |
tehtedûne | hidayete erersiniz |
Nereden çıkarsan çık, bundan sonra (namazda) vechini (yüzünü) Mescid-i Haram yönüne çevir. Ve nerede olursanız olun, yüzlerinizi o yöne çevirin ki, insanların sizin aleyhinizde (kullanabilecekleri) delil olmasın. Onlardan zulmedenler hariç, artık onlardan korkmayın. Ben'den (sizin üzerinizdeki sevgimin azalacağından) korkun ki, sizin üzerinizdeki nimetimi tamamlayayım da böylece hidayete eresiniz.
BAKARA SURESİ 150. Ayeti Ali Ünal Meali
Her nereden sefere çıkarsan çık, (ibadet ederken) Mescidi Haram tarafına yönel. (Ey iman edenler,) siz de her nerede olursanız olunuz aynı tarafa yönelin ki, insanların aleyhinizde kullanabilecekleri bir delil bulunmasın; –Gerçi, içlerinde hakkı gizleyip, yanlışta ısrar ederek kendilerine zulmedenler, ne yaparsanız yapınız aleyhinizde bulunmaya devam edeceklerdir. Fakat siz, katiyen onlardan korkup endişe etmeyin, ancak Ben’den korkun ve Benim karşımda saygıyla ürperin.– ayrıca, üzerinizdeki (iman ve İslâm) nimetimi tamamlayayım ve böylece tam manâsıyla hidayete ermiş olasınız.
Ali Ünal