BAKARA SURESİ 158. Ayeti Seyyid Kutub Meali
Medine döneminde inmiştir. Kur’an-ı Kerim’in en uzun sûresi olup 286 âyettir. Adını, 67-73. âyetlerde yer alan “bakara (sığır)” kelimesinden alır.
إِنَّ الصَّفَا وَالْمَرْوَةَ مِن شَعَآئِرِ اللّهِ فَمَنْ حَجَّ الْبَيْتَ أَوِ اعْتَمَرَ فَلاَ جُنَاحَ عَلَيْهِ أَن يَطَّوَّفَ بِهِمَا وَمَن تَطَوَّعَ خَيْرًا فَإِنَّ اللّهَ شَاكِرٌ عَلِيمٌ ﴿١٥٨﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
inne | muhakkak, hiç şüphesiz |
es safâ | Mekke'de Safa |
ve | ve |
el mervete | Mekke'de Merve |
min | den |
şeâirillâhi (şeâiri allâhi) | Allah'ın nişaneleri, alâmetleri, işaret ettiği yerler |
fe | artık |
men | kim |
hacce | hac yaptı |
el beyte | beyt, ev |
ev | veya |
ı'temera | ziyaret yaptı, umre yaptı, Beytullah'ı ziyaret etti |
fe | o zaman, o taktirde |
lâ cunâhâ | vebal yoktur, günah yoktur |
aleyhi | ona, onun üzerine |
en yettavvefe | tavaf etmek |
bi-himâ | ikisini |
ve men | ve kim |
tetavvaa | tav'an, gönülden, nafile olarak (farz olmadığı halde) yapar |
hayran | bir hayır |
fe | o zaman, o taktirde |
inne | muhakkak |
allâhe | Allah |
şâkirun | şakir, şükrün karşılığını mükâfat olarak veren |
alîmun | hakkıyla bilen |
Muhakkak ki Safa ve Merve, Allah’ın (ibadet yerlerini gösterir dîni) şiarlarındandır (işaretlerindendir). Artık kim beyt’i (Kâbe’yi) hacceder veya umre (niyetiyle) ziyareti yaparsa, o taktirde, iki (niyetle) tavaf etmesinde bir günah yoktur. Her kim de isteyerek (kendiliğinden) hayır olarak (fazladan tavaf) yaparsa mutlaka Allah Şakir’dir (şükrün karşılığını verendir) ve Alîmdir (en iyi bilendir).
BAKARA SURESİ 158. Ayeti Seyyid Kutub Meali
Hiç şüphesiz Safa ile Merve, Allah'a ibadet sembollerindendir. Buna göre, kim Hacc veya Umre amacı ile Kâbe'yi ziyaret ederse, bu iki tepeyi tavaf etmesinde hiçbir sakınca yoktur. Kim gönüllü olarak bir iyilik yaparsa, bilsin ki, Allah karşılığını verir ve yaptığını bilir.
Seyyid Kutub