BAKARA SURESİ 253. Ayeti Ali Ünal Meali
Medine döneminde inmiştir. Kur’an-ı Kerim’in en uzun sûresi olup 286 âyettir. Adını, 67-73. âyetlerde yer alan “bakara (sığır)” kelimesinden alır.
تِلْكَ الرُّسُلُ فَضَّلْنَا بَعْضَهُمْ عَلَى بَعْضٍ مِّنْهُم مَّن كَلَّمَ اللّهُ وَرَفَعَ بَعْضَهُمْ دَرَجَاتٍ وَآتَيْنَا عِيسَى ابْنَ مَرْيَمَ الْبَيِّنَاتِ وَأَيَّدْنَاهُ بِرُوحِ الْقُدُسِ وَلَوْ شَاء اللّهُ مَا اقْتَتَلَ الَّذِينَ مِن بَعْدِهِم مِّن بَعْدِ مَا جَاءتْهُمُ الْبَيِّنَاتُ وَلَكِنِ اخْتَلَفُواْ فَمِنْهُم مَّنْ آمَنَ وَمِنْهُم مَّن كَفَرَ وَلَوْ شَاء اللّهُ مَا اقْتَتَلُواْ وَلَكِنَّ اللّهَ يَفْعَلُ مَا يُرِيدُ ﴿٢٥٣﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
tilke | o |
er rusulu | resûller |
faddalnâ | biz faziletli kıldık, üstün kıldık |
ba'da-hum | onların bir kısmı |
alâ ba'din | diğerlerinin üzerine, diğerlerine |
min-hum | onlardan |
men | kim, kimi |
kelleme allâhu | Allah konuştu |
ve rafea | ve yükseltti |
ba'da-hum | onların bir kısmı |
derecâtin | dereceler |
ve âteynâ | ve biz verdik |
îsâ ibne meryeme | Meryem(in) oğlu İsa |
el beyyinâti | beyyineler, açıklamalar, ispat vasıtaları |
ve eyyednâ-hu | ve onu destekledik |
bi rûhi el kudusi | (takdis edilmiş) kutsal ruh ile (Cebrail A.S ile) |
ve lev şâe allâhu | ve eğer Allah dileseydi |
mâ iktetele | öldürmezler (karşılıklı, birbirlerini) |
ellezîne min ba'di-him | onlardan sonrakiler |
min ba'di | sonradan |
mâ câet-hum | onlara gelen şey |
el beyyinâtu | beyyineler, deliller, ispat vasıtaları |
ve lâkini | ve lâkin, fakat |
ihtelefû | ayrılığa, ihtilâfa düştüler |
fe min-hum | artık onlardan, o zaman onlardan |
men âmene | kimi îmân etti, Allah'a ulaşmayı diledi |
ve min-hum | ve onlardan |
men kefere | kimi inkâr etti |
ve lev şâe allâhu | ve eğer Allah dileseydi |
mâ iktetelû | öldürmezler (karşılıklı, birbirlerini) |
ve lâkinne allâhe | ve lâkin Allah |
yef'alu | yapar |
mâ yurîdu | dilediği şeyi |
İşte Biz, o resûllerden bir kısmını, diğerlerinin üzerine faziletli kıldık. Allah, onlardan kimiyle konuştu, kimini de derecelerle yükseltti. Ve Biz, Meryem’in oğlu İsa’ya beyyineler verdik. Ve onu Ruh’ûl Kudüs ile destekledik (doğruladık). Eğer Allah dileseydi, onlardan sonra gelenler, kendilerine beyyineler (ispat vasıtaları) geldikten sonra birbirlerini öldürmezlerdi. Lâkin ayrılığa düştüler. O zaman onlardan kimi îmân etti, kimi de inkâr etti. Eğer Allah dileseydi, birbirlerini öldürmezlerdi. Lâkin Allah, dilediği şeyi yapar.
BAKARA SURESİ 253. Ayeti Ali Ünal Meali
O (gönderilen) rasûller ki, (bazı yönlerden) kimisini kimisine üstün kıldık. İçlerinde kendisiyle Allah’ın (bir perde gerisinden) konuştuğu vardır; kimisini de Allah, derecelerle yükseltmiştir. Meryem oğlu İsa’ya ise (rasûl olduğunu gösteren ve mesajını ispat eden) apaçık deliller verdik ve onu Rûhu’lKudüs’le destekleyip güçlendirdik. Eğer Allah dilemiş (ve insanlara irade vermeyip, onları mecbur bırakmış olsaydı), o rasûllerin arkasından gelenler, kendilerine apaçık deliller, gerçeği gün gibi gösteren âyetler gelmesine rağmen birbirleriyle savaşmazlardı. Ne var ki, aralarında anlaşmazlığa düştüler; içlerinde iman eden de vardır, küfür içinde olan da. Eğer Allah dilemiş (ve onlara irade vermeyip kendilerini belli bir davranış şekline mecbur bırakmış olsaydı), aralarında savaşmazlardı. Fakat Allah, ne dilerse onu yapar.
Ali Ünal