Medine döneminde inmiştir. Kur’an-ı Kerim’in en uzun sûresi olup 286 âyettir. Adını, 67-73. âyetlerde yer alan “bakara (sığır)” kelimesinden alır.


وَإِن كَانَ ذُو عُسْرَةٍ فَنَظِرَةٌ إِلَى مَيْسَرَةٍ وَأَن تَصَدَّقُواْ خَيْرٌ لَّكُمْ إِن كُنتُمْ تَعْلَمُونَ ﴿٢٨٠﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve in kâne usratin fe naziratun ilâ meyseretin ve en tesaddekû hayrun lekum in kuntum ta'lemûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve ve
in eğer
kâne oldu
sahip
usratin darlık, zorluk
fe o taktirde, o halde
naziratun (bekleyerek) beklemek
ilâ ... e kadar
meyseretin kolaylık, bolluk
ve ve
en tesaddekû sadaka etmeniz
hayrun (daha) hayırlı
lekum sizin için
in kuntum eğer siz, iseniz
ta'lemûne biliyorsunuz

Eğer (borçlu) zor durumda ise (ödeyemeyecekse) o taktirde durumu kolaylaşıncaya kadar beklenmelidir. Ve (alacağınızı) sadaka olarak bağışlamanız, sizin için daha hayırlıdır. Keşke bilseydiniz.

BAKARA SURESİ 280. Ayeti Ahmet Tekin Meali

Eğer borçlu, darlık, ekonomik sıkıntı içindeyse, eli genişleyinceye kadar ona mühlet vermek gerekir.
Darda olan borçlulardaki alacağınızı, imanda sadâkatin ve kemâlin ifadesi olan sadakaya, malî mükellefiyetlere sayarak bağışlamanız, bilirseniz eğer, böyle fazileti yüksek, mükâfatı büyük bir davranış, sizin için daha hayırlıdır.

Ahmet Tekin