Medine döneminde inmiştir. Kur’an-ı Kerim’in en uzun sûresi olup 286 âyettir. Adını, 67-73. âyetlerde yer alan “bakara (sığır)” kelimesinden alır.


وَقُلْنَا يَا آدَمُ اسْكُنْ أَنتَ وَزَوْجُكَ الْجَنَّةَ وَكُلاَ مِنْهَا رَغَداً حَيْثُ شِئْتُمَا وَلاَ تَقْرَبَا هَذِهِ الشَّجَرَةَ فَتَكُونَا مِنَ الْظَّالِمِينَ ﴿٣٥﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve kulnâ âdemu uskun ente ve zevcu-ke el cennete ve kulâ min-hâ ragaden haysu şi'tumâ ve lâ takrabâ hâzihi eş şecerete fe tekûnâ min ez zâlimîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve kulnâ ve biz dedik
ey
âdemu Âdem
uskun iskân ol, otur, yerleş
ente sen
ve zevcu-ke ve senin eşin
el cennete cennet
ve kulâ ve ikiniz yeyin
min-hâ ondan
ragaden bol bol
haysu yerden
şi'tumâ dilediniz (ikiniz)
ve lâ takrabâ ve yaklaşmayın (ikiniz)
hâzihi bu
eş şecerete ağaç
fe o zaman, o taktirde, aksi halde, yoksa
tekûnâ siz (ikiniz) olursunuz
min ez zâlimîne zalimlerden

Dedik ki: “Ey Âdem! Sen ve eşin, cennette yerleşin. Oradan (oradaki yiyeceklerden) dilediğiniz yerden bol bol yeyin. Ve bu ağaca yaklaşmayın yoksa zalimlerden olursunuz.”

BAKARA SURESİ 35. Ayeti Abdulbaki Gölpınarlı Meali

Demiştik ki: Ey Âdem, sen ve eşin cennette oturun, dilediğinizi bol bol yiyin. Ancak şu ağaca yaklaşmayın, yoksa haddini aşanlardan olursunuz.

Abdulbaki Gölpınarlı