BAKARA SURESİ 55. Ayeti Celal Yıldırım Meali
Medine döneminde inmiştir. Kur’an-ı Kerim’in en uzun sûresi olup 286 âyettir. Adını, 67-73. âyetlerde yer alan “bakara (sığır)” kelimesinden alır.
وَإِذْ قُلْتُمْ يَا مُوسَى لَن نُّؤْمِنَ لَكَ حَتَّى نَرَى اللَّهَ جَهْرَةً فَأَخَذَتْكُمُ الصَّاعِقَةُ وَأَنتُمْ تَنظُرُونَ ﴿٥٥﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
ve iz
kultum
yâ
mûsâ
len nu'mine
leke
hattâ
nerâ
allâhe
cehreten
fe
ehazet-kum(u)
es sâikatu
ve entum
tenzurûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve iz | ve olmuştu, olduğu zaman |
kultum | siz dediniz |
yâ | ya, ey |
mûsâ | Musa |
len nu'mine | biz asla inanmayız |
leke | sana |
hattâ | olana kadar, olmadıkça |
nerâ | biz görürüz |
allâhe | Allah |
cehreten | açıkça |
fe | o zaman, bunun üzerine |
ehazet-kum(u) | sizi aldı, yakaladı |
es sâikatu | yıldırım |
ve entum | ve siz |
tenzurûne | bakıyorsunuz, görüyorsunuz |
Ve: “Yâ Musa! Biz, Allah’ı açıkça görmedikçe asla sana inanmayız.” demiştiniz. Bunun üzerine sizi yıldırım yakaladı. Ve siz de (bunu) görüyordunuz.
BAKARA SURESİ 55. Ayeti Celal Yıldırım Meali
Ve hatırlayın ki (sizden temsilci olarak yetmiş kişi Musa ile Tûr'a çıktığınızda): «Ya Musa! Biz Allah'ı açıkça meydanda görmedikçe sana asla inanmıyacağız...» demiştiniz de yıldırım size çarpmıştı ve siz de bakıp duruyordunuz.
Celal Yıldırım