BAKARA SURESİ 74. Ayeti Ali Ünal Meali
Medine döneminde inmiştir. Kur’an-ı Kerim’in en uzun sûresi olup 286 âyettir. Adını, 67-73. âyetlerde yer alan “bakara (sığır)” kelimesinden alır.
ثُمَّ قَسَتْ قُلُوبُكُم مِّن بَعْدِ ذَلِكَ فَهِيَ كَالْحِجَارَةِ أَوْ أَشَدُّ قَسْوَةً وَإِنَّ مِنَ الْحِجَارَةِ لَمَا يَتَفَجَّرُ مِنْهُ الأَنْهَارُ وَإِنَّ مِنْهَا لَمَا يَشَّقَّقُ فَيَخْرُجُ مِنْهُ الْمَاء وَإِنَّ مِنْهَا لَمَا يَهْبِطُ مِنْ خَشْيَةِ اللّهِ وَمَا اللّهُ بِغَافِلٍ عَمَّا تَعْمَلُونَ ﴿٧٤﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
summe | sonra |
kaset | kasiyet bağladı, katılaştı |
kulûbu-kum | sizin kalpleriniz |
min ba'di | sonradan, sonra |
zâlike | işte bu |
fe | artık, öyle ki |
hiye | o |
ke | gibi |
el hıcâreti | taşlar |
ev | veya |
eşeddu | daha şiddetli |
kasveten | kasvetli, katılaşmış |
ve inne | ve hiç şüphesiz, muhakkak |
min el hıcâreti | taşlardan |
lemâ | olduğu zaman, öyle ki, fakat (hatta) |
yetefecceru | çıkar, fışkırır (kaynar) |
min-hu | ondan, |
el enhâru | nehirler, ırmaklar |
ve inne min-hâ | ve muhakkak ondan |
lemâ | olduğu zaman, öyle ki, fakat (hatta) |
yeşşakkaku | yarılır |
fe | o zaman, böylece |
yahrucu | çıkar |
min-hu | ondan |
el mâu | su |
ve inne min-hâ | ve muhakkak ondan |
lemâ | olduğu zaman, öyle ki, fakat (hatta) |
yehbitu | düşer (aşağı yuvarlanır) |
min haşyete | haşyet duygusundan, korkusundan |
allâhi | Allah |
ve mâ allâhu | ve Allah değildir |
bi gâfilin | gâfil, gaflette, habersiz |
ammâ (an mâ) | onlardan (o şeylerden) |
ta'melûne | yaptıklarınız şeylerden |
Sonra, bunun (bu mucizenin) arkasından kalpleriniz (gene) kasiyet bağladı (katılaştı ve karardı), öyle ki taş gibi hatta daha da katı oldu. Ve gerçekten, taşlardan öyleleri vardır ki, ondan nehirler fışkırır. Ve gerçekten, onlardan (taşlardan) öyleleri vardır ki, yarılır, böylece içinden su çıkar. Ve mutlaka onlardan (taşlardan) öyleleri vardır ki, Allah’a karşı duyduğu huşûdan yuvarlanıp aşağı düşer. Ve Allah yaptıklarınızdan gâfil değildir.
BAKARA SURESİ 74. Ayeti Ali Ünal Meali
Bu hadiseden sonra aradan biraz zaman geçince kalbleriniz yine katılaştı, taş gibi oldu, hattâ daha da katı. Çünkü taşın öylesi vardır ki, içinden ırmaklar fışkırır; öylesi vardır, şak şak olur ve içinden su çıkar. Yine öylesi de vardır ki, Allah karşısındaki ürperti ve saygısından aşağılara yuvarlanır. (Ama sizin kalbiniz taştan da sert), fakat Allah yaptıklarınızdan asla habersiz ve onlara karşı kayıtsız değildir.
Ali Ünal