BAKARA SURESİ 76. Ayeti Celal Yıldırım Meali
Medine döneminde inmiştir. Kur’an-ı Kerim’in en uzun sûresi olup 286 âyettir. Adını, 67-73. âyetlerde yer alan “bakara (sığır)” kelimesinden alır.
وَإِذَا لَقُواْ الَّذِينَ آمَنُواْ قَالُواْ آمَنَّا وَإِذَا خَلاَ بَعْضُهُمْ إِلَىَ بَعْضٍ قَالُواْ أَتُحَدِّثُونَهُم بِمَا فَتَحَ اللّهُ عَلَيْكُمْ لِيُحَآجُّوكُم بِهِ عِندَ رَبِّكُمْ أَفَلاَ تَعْقِلُونَ ﴿٧٦﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve izâ | ve olduğu zaman |
lekû | mülâki oldular, karşılaştılar |
ellezîne | o kimseler, onlar |
âmenû | âmenû oldular, îmân ettiler |
kâlû | dediler |
âmennâ | biz âmenû olduk, îmân ettik |
ve izâ halâ | ve yalnız kaldıkları zaman |
ba'duhum ilâ ba'din | onların bazıları diğerlerine, birbirlerine |
kâlû | dediler |
e tuhaddisûne-hum | onlara anlatıyor musunuz, haber mi |
bi mâ | o şeyi, onu |
feteha | açtı |
allâhu | Allah |
aleykum | size |
li | için, olsun diye |
yuhâccû-kum | size (hüccet) delil gösteriyorlar |
bi-hi | onunla, onu |
inde rabbi-kum | Rabbinizin katında |
e fe lâ ta'kılûne | hâlâ akıl etmiyor musunuz |
Ve onlar, âmenû olanlarla (Allah’a ulaşmayı dileyenlerle) mülâki oldukları (karşılaştıkları) zaman: “Âmenû olduk.” dediler. Yalnız kaldıkları zaman birbirlerine: “Allah’ın size açtığı şeyleri (Resûlallah hakkında bildirdiklerini), Rabbinizin katında size karşı onu “hüccet (delil) göstersinler” diye mi onlara (mü’minlere) anlatıyorsunuz? Hâlâ akıl etmiyor musunuz?” dediler.
BAKARA SURESİ 76. Ayeti Celal Yıldırım Meali
Onlar imân edenlerle karşılaştıkları zaman, «inandık» derlerdi. Birbirleriyle tenha kaldıkları zaman, «Allah'ın size açtığı şeyi, Rabblniz katından size kanıt olarak getirsinler diye mi onlara anlatıyorsunuz? (Buna) aklınız ermiyor mu ?» derlerdi.
Celal Yıldırım