CÂSİYE SURESİ 13. Ayeti Ahmet Tekin Meali
Mekke döneminde inmiştir. 37 âyettir. Sûre, adını 28. âyette geçen “Câsiye” kelimesinden almıştır. Câsiye, diz üstü çöken demektir.
وَسَخَّرَ لَكُم مَّا فِي السَّمَاوَاتِ وَمَا فِي الْأَرْضِ جَمِيعًا مِّنْهُ إِنَّ فِي ذَلِكَ لَآيَاتٍ لَّقَوْمٍ يَتَفَكَّرُونَ ﴿١٣﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
ve sahhara
lekum
mâ
fî es semâvâti
ve mâ
fî el ardi
cemîan
min-hu
inne
fî zâlike
le
âyâtin
li kavmin
yetefekkerûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve sahhara | ve musahhar kıldı, emre amade kıldı |
lekum | sizin için, size |
mâ | şey(ler) |
fî es semâvâti | semalarda, göklerde |
ve mâ | ve şey(ler) |
fî el ardi | arzda, yerde |
cemîan | hepsi |
min-hu | ondan |
inne | muhakkak |
fî zâlike | bunda vardır |
le | elbette, mutlaka |
âyâtin | âyetler |
li kavmin | bir kavim için |
yetefekkerûne | tefekkür ederler |
Ve göklerde ve yerde olanların hepsini kendinden (bir lütuf olarak) size musahhar (emre amade) kıldı. Muhakkak ki bunda, tefekkür eden bir kavim için mutlaka âyetler (ibretler) vardır.
CÂSİYE SURESİ 13. Ayeti Ahmet Tekin Meali
Allah, göklerdeki varlıkların ve imkânların, yerdeki varlıkların ve imkânların hepsini, kendi katından bir lütuf olmak üzere kurduğu düzen gereğince sizin faydalanmanız için kanunlarına boyun eğdirendir. Gelişmeye devam eden, tefekkür-düşünme ağına sahip, faydalı sonuçlar elde edebilen toplumlar için, Allah’ın birliğini, kudretini, kurduğu düzeni gösteren deliller, birçok konunun çözümüne işaretler vardır.
Ahmet Tekin