CÂSİYE SURESİ 22. Ayeti Suat Yıldırım Meali
Mekke döneminde inmiştir. 37 âyettir. Sûre, adını 28. âyette geçen “Câsiye” kelimesinden almıştır. Câsiye, diz üstü çöken demektir.
وَخَلَقَ اللَّهُ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضَ بِالْحَقِّ وَلِتُجْزَى كُلُّ نَفْسٍ بِمَا كَسَبَتْ وَهُمْ لَا يُظْلَمُونَ ﴿٢٢﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
ve halaka
allâhu
es semâvâti
ve el arda
bi el hakkı
ve li tuczâ
kullu
nefsin
bi-mâ
kesebet
ve hum
lâ yuzlemûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve halaka | ve halketti, yarattı |
allâhu | Allah |
es semâvâti | semalar, gökler |
ve el arda | ve arz, yeryüzü, yer |
bi el hakkı | hak ile |
ve li tuczâ | ve karşılığı (ceza veya mükâfat) verilsin diye |
kullu | her, bütün, hepsi |
nefsin | nefs |
bi-mâ | sebebiyle |
kesebet | kazandı |
ve hum | ve onlar |
lâ yuzlemûne | zulmedilmezler |
Ve Allah, gökleri ve yeri hak ile yarattı. Ve bütün nefslere kazandıklarının karşılığı (ceza veya mükâfat) verilsin diye. Ve onlara zulmedilmez.
CÂSİYE SURESİ 22. Ayeti Suat Yıldırım Meali
Halbuki Allah gökleri ve yeri hikmetle, gerçek bir maksatla ve bir de herkes ne kazanmışsa, kendilerine asla haksızlık edilmeksizin, ona göre karşılık görmesi için yaratmıştır.
Suat Yıldırım