Medine döneminde inmiştir. 11 âyettir. Sûre, adını 9. âyette geçen “el-Cumu’a” kelimesinden almıştır.


قُلْ إِنَّ الْمَوْتَ الَّذِي تَفِرُّونَ مِنْهُ فَإِنَّهُ مُلَاقِيكُمْ ثُمَّ تُرَدُّونَ إِلَى عَالِمِ الْغَيْبِ وَالشَّهَادَةِ فَيُنَبِّئُكُم بِمَا كُنتُمْ تَعْمَلُونَ ﴿٨﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

kul inne el mevte ellezî tefirrûne min-hu fe inne-hu mulâkî-kum summe turaddûne ilâ âlimi el gaybi ve eş şehâdeti fe yunebbiu-kum bi mâ kuntum ta'melûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
kul de ki, söyle
inne muhakkak ki
el mevte ölüm
ellezî o ki, ki o
tefirrûne siz kaçıyorsunuz
min-hu ondan
fe o zaman, işte o
inne-hu muhakkak ki o, o mutlaka
mulâkî-kum sizinle mülâki olacak (siz karşılaşacaksınız)
summe sonra
turaddûne döndürüleceksiniz
ilâ âlimi en iyi bilene
el gaybi gayb, görünmeyen
ve eş şehâdeti ve müşahede edilebilen, görülen
fe o zaman, artık, böylece
yunebbiu-kum size haber verecek
bi mâ şeyi
kuntum siz ... oldunuz
ta'melûne yapıyorsunuz

De ki: “Muhakkak ki o, sizin kendisinden kaçtığınız ölüm, işte o mutlaka size mülâki olacak (siz ölümle karşılaşacaksınız). Sonra görünmeyeni ve görüneni bilen (Allah’a) döndürüleceksiniz. O zaman (Allah), yapmış olduklarınızı size haber verecek.”

CUMA SURESİ 8. Ayeti Abdullah Parlıyan Meali

De ki: Bakın kendisinden kaçtığınız ölüm, eninde sonunda sizi yakalayacaktır. O zaman, hem yaratılmışların akıl ve duyularıyla kavrayamadıkları şeyleri, hem de duyular ve akıl yoluyla kavranabilen herşeyi bilen Allah'a döndürüleceksiniz. Derken O size orada, hayattaki bütün yaptıklarınızı haber verecektir.

Abdullah Parlıyan