EN'ÂM SURESİ 128. Ayeti Sadık Türkmen Meali
Mekke döneminde inmiştir. Kuvvetli görüşe göre, 91, 92, 93, 151, 152 ve 153. âyetler Medine’de inmiştir. 165 âyettir. Adını, 136, 138 ve 139. âyetlerde yer alan “el-En’âm” kelimesinden almıştır. En’âm, koyun, keçi, deve ve sığır cinsi ehli hayvanları ifade eden bir kelimedir.
وَيَوْمَ يِحْشُرُهُمْ جَمِيعًا يَا مَعْشَرَ الْجِنِّ قَدِ اسْتَكْثَرْتُم مِّنَ الإِنسِ وَقَالَ أَوْلِيَآؤُهُم مِّنَ الإِنسِ رَبَّنَا اسْتَمْتَعَ بَعْضُنَا بِبَعْضٍ وَبَلَغْنَا أَجَلَنَا الَّذِيَ أَجَّلْتَ لَنَا قَالَ النَّارُ مَثْوَاكُمْ خَالِدِينَ فِيهَا إِلاَّ مَا شَاء اللّهُ إِنَّ رَبَّكَ حَكِيمٌ عَليمٌ ﴿١٢٨﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve yevme | ve (o) gün |
yahşuru-hum | onları toplar |
cemîa | hepsini |
yâ ma'şere el cinni | ey cin topluluğu |
kad isteksertum | sayınızı arttırdınız |
min el insi | insanlardan |
ve kâle | ve dedi |
evliyau-hum | onların dostları |
min el insi | insanlardan |
rabbe-nâ | Rabbimiz |
istemtea ba'du-nâ bi ba'din | bazımız bazısından (birbirimizden) metalandı, faydalandı |
ve belagnâ | ulaştık, eriştik |
ecele-nâ ellezî | bizim ecelimiz, zamanımızın sonu (bitiş noktası) ki o |
eccelte | senin (bize) takdir ettiğin zaman (o zamanı sen taktir ettin) |
lenâ | bizim için, bize |
kâle | dedi |
en nâru | ateş |
mesvâ-kum | sizin barınacağınız yer |
hâlidîne | ebedî kalacak olanlar |
fî-hâ | orada |
illâ | hariç, dışında |
mâ şâe allâhu | Allah'ın dilediği şey |
inne | muhakkak ki |
rabbe-ke | senin Rabbin |
hakîmun | Hakîm, hüküm ve hikmet sahibi |
alîmun | en iyi bilen |
Ve onların hepsini biraraya topladığı gün (Allahû Tealâ şöyle buyuracaktır): “Ey cin topluluğu! İnsanlarla sayınızı artırdınız (tagutların arasına insanları da kattınız).” Onlara dost olan insanlardan bir kısmı şöyle dedi: “Rabbimiz, biz birbirimizden faydalandık ve Senin bize takdir ettiğin zamanın bitiş noktasına (sonuna) eriştik.” (Allahû Tealâ): “Allah’ın dilediği şey (cehennemin yok olma zamanı gelmesi hali) hariç; sizin barınacağınız yer ateştir, orada ebedî kalacak olanlarsınız.” buyurdu. Muhakkak ki senin Rabbin, hüküm sahibi ve en iyi bilendir.
EN'ÂM SURESİ 128. Ayeti Sadık Türkmen Meali
(Allah) onların hepsini bir araya topladığı gün: “Ey cin topluluğu! Muhakkak siz insanlarla çok uğraştınız” diyecek. İnsanlardan onları dostlar/evliya edinenler, derler ki: “Rabbimiz! Birbirimizden yararlandık ve Senin bize verdiğin sürenin sonuna ulaştık.” Allah buyurur ki: “Son durağınız ateştir, orada sonsuz kalıcısınız; Allah’ın dileyip (ufak tefek günahlarını) affettikleri hariç!” Şüphesiz Rabbin bilir ve doğru hüküm/karar verendir.
Sadık Türkmen