EN'ÂM SURESİ 131. Ayeti Abdullah Parlıyan Meali
Mekke döneminde inmiştir. Kuvvetli görüşe göre, 91, 92, 93, 151, 152 ve 153. âyetler Medine’de inmiştir. 165 âyettir. Adını, 136, 138 ve 139. âyetlerde yer alan “el-En’âm” kelimesinden almıştır. En’âm, koyun, keçi, deve ve sığır cinsi ehli hayvanları ifade eden bir kelimedir.
ذَلِكَ أَن لَّمْ يَكُن رَّبُّكَ مُهْلِكَ الْقُرَى بِظُلْمٍ وَأَهْلُهَا غَافِلُونَ ﴿١٣١﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
zâlike
en lem yekun
rabbu-ke
muhlike
el kurâ
bi zulmin
ve ehlu-hâ
gâfilûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
zâlike | işte bu |
en lem yekun | olmaması |
rabbu-ke | senin Rabbin |
muhlike | helâk eden kişi, helâk edici |
el kurâ | ülkeler, kasabalar |
bi zulmin | zulüm ile |
ve ehlu-hâ | ve onun ehli, halkı |
gâfilûne | gâfiller, gaflet içinde olanlar |
İşte bu, senin Rabbinin, ülke halkı gaflet içindeyken (uyarılmadan), ülkeleri zulümle helâk edici olmamasındandır.
EN'ÂM SURESİ 131. Ayeti Abdullah Parlıyan Meali
Gerçek şu ki, bir toplumun fertleri doğru ile eğrinin anlamından, habersiz olduğu sürece, senin Rabbin bir zulüm ve haksızlık ile ülkeleri helak edici değildir.
Abdullah Parlıyan