EN'ÂM SURESİ 137. Ayeti Elmalılı (sadeleştirilmiş) Meali
Mekke döneminde inmiştir. Kuvvetli görüşe göre, 91, 92, 93, 151, 152 ve 153. âyetler Medine’de inmiştir. 165 âyettir. Adını, 136, 138 ve 139. âyetlerde yer alan “el-En’âm” kelimesinden almıştır. En’âm, koyun, keçi, deve ve sığır cinsi ehli hayvanları ifade eden bir kelimedir.
وَكَذَلِكَ زَيَّنَ لِكَثِيرٍ مِّنَ الْمُشْرِكِينَ قَتْلَ أَوْلاَدِهِمْ شُرَكَآؤُهُمْ لِيُرْدُوهُمْ وَلِيَلْبِسُواْ عَلَيْهِمْ دِينَهُمْ وَلَوْ شَاء اللّهُ مَا فَعَلُوهُ فَذَرْهُمْ وَمَا يَفْتَرُونَ ﴿١٣٧﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve kezâlike | ve işte böyle, böylece |
zeyyene | güzel gösterdi, süsledi |
li kesîrin | çoğuna |
min el muşrikîne | müşriklerden |
katle evlâdi-him | evlatlarını, çocuklarını öldürmeyi |
şurekâu-hum | onların ortakları |
li yurdû-hum | onları helâk etmek için |
ve li yelbisû | ve karıştırmaları için |
aleyhim | onlara |
dîne-hum | onların dîni, kendilerinin dîni |
ve lev | ve eğer |
şâe allâhu | Allah diledi |
mâ fealû-hu | onu yapmazlardı, yapamazlardı |
fe zer-hum | artık onları bırak, terket |
ve mâ yefterûne | ve iftira ettikleri, uydurdukları şeyleri |
Ve böylece onların ortakları, müşriklerin çoğuna, onları helâk etmek için ve onlara kendilerinin dînini karıştırmaları için, evlâtlarını öldürmeyi güzel gösterdiler (süslediler). Allah dileseydi onu yapamazlardı. Artık onları ve uydurdukları şeyleri terket.
EN'ÂM SURESİ 137. Ayeti Elmalılı (sadeleştirilmiş) Meali
Yine bunun gibi, Allah'a ortak koşanlardan çoğuna çocuklarını öldürmeyi de o taptıkları ortaklar, hem onları helak etmek hem de dinlerini karma karışık etmek için iyi birşeymiş gibi gösterdiler. Allah dileseydi, bunu yapmazlardı. O halde onları uydurdukları kanunlarla başbaşa bırak ne halleri varsa görsünler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş)