EN'ÂM SURESİ 140. Ayeti Şaban Piriş Meali
Mekke döneminde inmiştir. Kuvvetli görüşe göre, 91, 92, 93, 151, 152 ve 153. âyetler Medine’de inmiştir. 165 âyettir. Adını, 136, 138 ve 139. âyetlerde yer alan “el-En’âm” kelimesinden almıştır. En’âm, koyun, keçi, deve ve sığır cinsi ehli hayvanları ifade eden bir kelimedir.
قَدْ خَسِرَ الَّذِينَ قَتَلُواْ أَوْلاَدَهُمْ سَفَهًا بِغَيْرِ عِلْمٍ وَحَرَّمُواْ مَا رَزَقَهُمُ اللّهُ افْتِرَاء عَلَى اللّهِ قَدْ ضَلُّواْ وَمَا كَانُواْ مُهْتَدِينَ ﴿١٤٠﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
kad
hasira
ellezîne
katelû
evlâde-hum
sefehan
bi gayri ilmin
ve harramû
mâ
razaka-hum allâhu
iftirâen
alâ allâhi
kad
dallû
ve mâ kânû
muhtedîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
kad | oldu, olmuştu |
hasira | hüsranda oldu |
ellezîne | o kimseler ki, onlar |
katelû | öldürdüler |
evlâde-hum | kendi evlâtlarını |
sefehan | sefih olarak, akılsızca, aptalca |
bi gayri ilmin | bir ilmi olmaksızın |
ve harramû | ve haram kıldılar |
mâ | şey(ler) |
razaka-hum allâhu | Allah onları rızıklandırdı |
iftirâen | yalan yere iftira ederek |
alâ allâhi | Allah'a karşı, Allah'a |
kad | oldu (olmuştu) |
dallû | dalâlette kaldılar, oldular |
ve mâ kânû | ve olmadılar, değiller |
muhtedîne | hidayete eren kimseler |
Ve bir ilmi olmaksızın akılsızca (aptalca) evlâdını öldürenler hüsrana uğramışlardır. Ve Allah’a iftira ederek, Allah’ın onları rızıklandırdığı şey(ler)i haram kılan kimseler, dalâlette kalmışlardır ve hidayete ermiş değillerdir.
EN'ÂM SURESİ 140. Ayeti Şaban Piriş Meali
Beyinsizlikleri yüzünden, cahilce çocuklarını öldürenler ve Allah’ın kendilerine verdiği rızkı, Allah’a iftira ederek haram sayanlar, mutlaka hüsrana uğramışlardır. Onlar sapmışlardır, zaten doğru yolda değillerdi.
Şaban Piriş