Mekke döneminde inmiştir. Kuvvetli görüşe göre, 91, 92, 93, 151, 152 ve 153. âyetler Medine’de inmiştir. 165 âyettir. Adını, 136, 138 ve 139. âyetlerde yer alan “el-En’âm” kelimesinden almıştır. En’âm, koyun, keçi, deve ve sığır cinsi ehli hayvanları ifade eden bir kelimedir.


مَّن يُصْرَفْ عَنْهُ يَوْمَئِذٍ فَقَدْ رَحِمَهُ وَذَلِكَ الْفَوْزُ الْمُبِينُ ﴿١٦﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

men yusraf anhu yevme izin fe kad rahime-hu ve zâlike el fevzu el mubînu
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
men kim
yusraf anhu ondan uzaklaştırılır, çevrilir
yevme izin o gün, izin günü
fe kad o taktirde (o zaman) olmuştur
rahime-hu ona rahmet etti
ve zâlike ve işte bu
el fevzu fevz, kurtuluş
el mubînu apaçık, açıkça

O gün (izin günü), kim ondan (azaptan) uzaklaştırılırsa, o taktirde ona (Allah), rahmet etmiştir. Ve işte bu, apaçık bir fevzdir (kurtuluştur).

EN'ÂM SURESİ 16. Ayeti Ali Fikri Yavuz Meali

O gün, kimden azab giderilirse muhakkak ki Allah ona merhamet etmiştir. İşte apaçık kurtuluş budur.

Ali Fikri Yavuz