EN'ÂM SURESİ 24. Ayeti Ahmet Tekin Meali
Mekke döneminde inmiştir. Kuvvetli görüşe göre, 91, 92, 93, 151, 152 ve 153. âyetler Medine’de inmiştir. 165 âyettir. Adını, 136, 138 ve 139. âyetlerde yer alan “el-En’âm” kelimesinden almıştır. En’âm, koyun, keçi, deve ve sığır cinsi ehli hayvanları ifade eden bir kelimedir.
انظُرْ كَيْفَ كَذَبُواْ عَلَى أَنفُسِهِمْ وَضَلَّ عَنْهُم مَّا كَانُواْ يَفْتَرُونَ ﴿٢٤﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
unzur
keyfe
kezebû
alâ enfusi-him
ve dalle
an-hum
mâ kânû
yefterûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
unzur | bak |
keyfe | nasıl |
kezebû | yalan söylediler |
alâ enfusi-him | nefslerine, kendilerine karşı |
ve dalle | ve saptı, uzaklaştı, gitti |
an-hum | onlardan |
mâ kânû | oldukları şey(ler) |
yefterûne | iftira ediyorlar |
Bak! Kendilerine karşı nasıl yalan söylediler. İftira etmiş oldukları şey, onlardan sapıp gitti (uzaklaştı).
EN'ÂM SURESİ 24. Ayeti Ahmet Tekin Meali
İbret nazarıyla düşünerek bak. Nasıl da, kendi aleyhlerine yalanlar söylediler ve tanrı diye uydurdukları şeyler, ortadan nasıl kaybolup gitti.
Ahmet Tekin