Mekke döneminde inmiştir. Kuvvetli görüşe göre, 91, 92, 93, 151, 152 ve 153. âyetler Medine’de inmiştir. 165 âyettir. Adını, 136, 138 ve 139. âyetlerde yer alan “el-En’âm” kelimesinden almıştır. En’âm, koyun, keçi, deve ve sığır cinsi ehli hayvanları ifade eden bir kelimedir.


فَقُطِعَ دَابِرُ الْقَوْمِ الَّذِينَ ظَلَمُواْ وَالْحَمْدُ لِلّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ ﴿٤٥﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

fe kutia dâbiru el kavmi ellezîne zalemû ve el hamdu li allâhi rabbi el âlemîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
fe kutia böylece kesildi, kurutuldu
dâbiru ardı, gerisi
el kavmi kavim, topluluk
ellezîne onlar ki
zalemû zulmettiler
ve el hamdu ve hamd
li allâhi Allah'adır
rabbi Rab
el âlemîne âlemler

Böylece zulmeden (zalim) kavmin arkası kesildi. Hamd, âlemlerin Rabbi olan Allah’adır. (Âlemlerin Rabbi Allah’a hamdolsun.)

EN'ÂM SURESİ 45. Ayeti Adem Uğur Meali

Böylece zulmeden toplumun kökü kesildi. Hamd, âlemlerin Rabbi Allah'a mahsustur. (Allah'ın verdiği nimete şükredecekleri yerde nankörlük ettiler, böylece kendilerine zulmettiler. Yüce Allah da yeryüzünü onların zulüm ve küfürlerinden temizlemek için onları helâk etti.)

Adem Uğur