Mekke döneminde inmiştir. Kuvvetli görüşe göre, 91, 92, 93, 151, 152 ve 153. âyetler Medine’de inmiştir. 165 âyettir. Adını, 136, 138 ve 139. âyetlerde yer alan “el-En’âm” kelimesinden almıştır. En’âm, koyun, keçi, deve ve sığır cinsi ehli hayvanları ifade eden bir kelimedir.


قُل لَّوْ أَنَّ عِندِي مَا تَسْتَعْجِلُونَ بِهِ لَقُضِيَ الأَمْرُ بَيْنِي وَبَيْنَكُمْ وَاللّهُ أَعْلَمُ بِالظَّالِمِينَ ﴿٥٨﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

kul lev enne indî testa'cilûne bi-hi le kudıye el emru beynî ve beyne-kum ve allâhu a'lemu bi ez zâlimîn
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
kul de, söyle
lev eğer, şâyet, ise, olsa
enne gerçekten, mutlaka
indî benim yanımda
şey
testa'cilûne siz acele ediyorsunuz
bi-hi onu
le kudıye elbette yerine getirilmiş, bitirilmiş olurdu
el emru emir, iş
beynî benim aram
ve beyne-kum ve sizin aranız
ve allâhu ve Allah
a'lemu en iyi bilir
bi ez zâlimîn zâlimleri

De ki: “Eğer acele ettiğiniz o şey gerçekten, benim yanımda olsaydı, benimle sizin aranızda iş elbette yerine getirilmiş olurdu. Ve Allah, zalimleri en iyi bilir.”

EN'ÂM SURESİ 58. Ayeti Ömer Öngüt Meali

De ki: “Eğer acele istediğiniz şey benim elimde olsaydı, elbette benimle sizin aranızdaki iş bitirilmiş olurdu. Allah zâlimleri daha iyi bilir. ”

Ömer Öngüt