Mekke döneminde inmiştir. Kuvvetli görüşe göre, 91, 92, 93, 151, 152 ve 153. âyetler Medine’de inmiştir. 165 âyettir. Adını, 136, 138 ve 139. âyetlerde yer alan “el-En’âm” kelimesinden almıştır. En’âm, koyun, keçi, deve ve sığır cinsi ehli hayvanları ifade eden bir kelimedir.


فَلَمَّا جَنَّ عَلَيْهِ اللَّيْلُ رَأَى كَوْكَبًا قَالَ هَذَا رَبِّي فَلَمَّا أَفَلَ قَالَ لا أُحِبُّ الآفِلِينَ ﴿٧٦﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

fe lemmâ cenne aleyhi el leylu raâ kevkeben kâle hâzâ rabbî fe lemmâ efele kâle lâ uhibbu el âfilîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
fe lemmâ olduğu zaman
cenne örttü, bürüdü
aleyhi el leylu gece onun üzerini
raâ gördü
kevkeben bir yıldız
kâle dedi
hâzâ bu
rabbî benim Rabbim
fe lemmâ fakat olduğu zaman, ... olunca
efele kaybolup gitti, battı
kâle dedi
lâ uhibbu ben sevmem
el âfilîne kaybolup giden

Gece onun üzerini örtünce, (gece olunca) bir yıldız gördü. “Bu benim Rabbim.” dedi. Fakat kaybolunca, “Kaybolup gidenleri sevmem.” dedi.

EN'ÂM SURESİ 76. Ayeti Sadık Türkmen Meali

Gece karanlığı bürüyünce bir yıldız gördü: “Rabbim buymuş ha!” dedi. Yıldız batıp kaybolunca: “Ben batanları sevmem” dedi.

Sadık Türkmen