ENBİYÂ SURESİ 19. Ayeti Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Mekke döneminde inmiştir. 112 âyettir. “Enbiyâ”, peygamberler demektir.
وَلَهُ مَن فِي السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ وَمَنْ عِندَهُ لَا يَسْتَكْبِرُونَ عَنْ عِبَادَتِهِ وَلَا يَسْتَحْسِرُونَ ﴿١٩﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
ve lehu
men
fî es semâvâti
ve el ardı
ve men
inde-hu
lâ yestekbirûne
an ıbâdeti-hî
ve lâ yestahsirûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve lehu | ve onundur |
men | kimseler, kişiler |
fî es semâvâti | semalarda, göklerde |
ve el ardı | ve arz, yeryüzü, dünya |
ve men | ve kimseler, kişiler |
inde-hu | onun yanında, katında |
lâ yestekbirûne | büyüklenmez, kibirlenmez |
an ıbâdeti-hî | onun ibadetlerinden, ona ibadet etmekten |
ve lâ yestahsirûne | ve onlar yorulmazlar |
Semalardaki (göklerdeki) ve arzdaki (yerdeki) bütün kişiler, O’nundur. Ve O’nun katında olan kişiler (huzur namazını kılanlar), O’na ibadet etmekten kibirlenmezler ve onlar yorulmazlar.
ENBİYÂ SURESİ 19. Ayeti Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Ve onundur ne varsa göklerde ve yeryüzünde ve onun katındakiler, ona kulluk etmekten çekinip ululanmadıkları gibi yorulmazlar, bıkmazlar da.
Abdulbaki Gölpınarlı