Mekke döneminde inmiştir. 112 âyettir. “Enbiyâ”, peygamberler demektir.


مَا يَأْتِيهِم مِّن ذِكْرٍ مَّن رَّبِّهِم مُّحْدَثٍ إِلَّا اسْتَمَعُوهُ وَهُمْ يَلْعَبُونَ ﴿٢﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

mâ ye'tî-him min zikrin min rabbi-him muhdesin illâstemeûhu (illâ istemeû-hu) ve hum yel'abûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
mâ ye'tî-him onlara gelmedi (ki)
min zikrin zikirden, zikir, uyarı, ihtar
min rabbi-him Rab'lerinden
muhdesin yeni
illâstemeûhu (illâ istemeû-hu) ...'den başka, ancak, sadece onu dinlediler
ve hum ve onlar
yel'abûne oynuyorlar (alay ediyorlar)

Rabbinden, yeni bir zikir (uyarı) gelmeye görsün. Onu, ancak oynayarak (alay ederek) dinlerler.

ENBİYÂ SURESİ 2. Ayeti Hasan Basri Çantay Meali

(2-3) Rablerinden kendilerine yeni bir ihtaar gelmeye dursun, onlar bunu ille istihza ederek ve kalbleri oyuna dalarak dinlemişlerdir. Zaalimler gizli fısıltı ile (şöyle) konuşdular: «Bu sizin gibi bir insandan başka mıdır? Kendiniz görüb (ve bilib) dururken şimdi sihre mi geleceksiniz»?

Hasan Basri Çantay