Mekke döneminde inmiştir. 112 âyettir. “Enbiyâ”, peygamberler demektir.


أَوَلَمْ يَرَ الَّذِينَ كَفَرُوا أَنَّ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضَ كَانَتَا رَتْقًا فَفَتَقْنَاهُمَا وَجَعَلْنَا مِنَ الْمَاء كُلَّ شَيْءٍ حَيٍّ أَفَلَا يُؤْمِنُونَ ﴿٣٠﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

e ve lem yera ellezîne keferû enne es semâvâti ve el arda kânetâ ratkan fe fetaknâ-huma ve cealnâ min el mâi kulle şey'in hayyin e fe lâ yu'minûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
e ve lem yera ve görmüyorlar mı (görmediler mi)
ellezîne o kimseler, onlar
keferû inkâr ettiler
enne es semâvâti semaların ... olduğu
ve el arda ve arz, yeryüzü
kânetâ idi, olmuştu
ratkan bitişik
fe fetaknâ-huma sonra biz ikisini ayırdık
ve cealnâ ve kıldık, yarattık
min el mâi sudan
kulle şey'in herşey
hayyin canlı
e fe lâ yu'minûne hâlâ inanmazlar mı

İnkâr edenler (kâfirler), semaların ve arzın bitişik olduğunu görmediler mi? Sonra Biz, o ikisini (birbirinden) ayırdık. Ve her canlı şeyi sudan yarattık. Hâlâ inanmazlar mı?

ENBİYÂ SURESİ 30. Ayeti Ahmet Tekin Meali

Kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah’a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip inkârda ısrar edenler, göklerin, yerin, yaşa-maya, ürün vermeye elverişsiz ve işlevsiz olduğunu, bizim onları, yaşamaya, ürün vermeye elverişli ve işlevli hale getirdiğimizi, göklerde ve yerde hayat-destek ortamları ve imkânları oluşturduğumuzu, bütün can-lıları, hayvanları, bitkileri sudan hazırlayıp var ettiğimizi görmüyorlar mı, anlamıyorlar mı? Bilimden birazcık nasibi olanlar hâlâ iman etmeyecekler mi?

Ahmet Tekin