Mekke döneminde inmiştir. 112 âyettir. “Enbiyâ”, peygamberler demektir.


أَوَلَمْ يَرَ الَّذِينَ كَفَرُوا أَنَّ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضَ كَانَتَا رَتْقًا فَفَتَقْنَاهُمَا وَجَعَلْنَا مِنَ الْمَاء كُلَّ شَيْءٍ حَيٍّ أَفَلَا يُؤْمِنُونَ ﴿٣٠﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

e ve lem yera ellezîne keferû enne es semâvâti ve el arda kânetâ ratkan fe fetaknâ-huma ve cealnâ min el mâi kulle şey'in hayyin e fe lâ yu'minûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
e ve lem yera ve görmüyorlar mı (görmediler mi)
ellezîne o kimseler, onlar
keferû inkâr ettiler
enne es semâvâti semaların ... olduğu
ve el arda ve arz, yeryüzü
kânetâ idi, olmuştu
ratkan bitişik
fe fetaknâ-huma sonra biz ikisini ayırdık
ve cealnâ ve kıldık, yarattık
min el mâi sudan
kulle şey'in herşey
hayyin canlı
e fe lâ yu'minûne hâlâ inanmazlar mı

İnkâr edenler (kâfirler), semaların ve arzın bitişik olduğunu görmediler mi? Sonra Biz, o ikisini (birbirinden) ayırdık. Ve her canlı şeyi sudan yarattık. Hâlâ inanmazlar mı?

ENBİYÂ SURESİ 30. Ayeti Ömer Nasuhi Bilmen Meali

O kâfir olanlar bilmediler mi ki, muhakkak gökler ve yer bitişik bir halde iken Biz onları birbirinden yarıp ayırdık ve her diri şeyi sudan yarattık, hâlâ imân etmezler mi?

Ömer Nasuhi Bilmen