Mekke döneminde inmiştir. 112 âyettir. “Enbiyâ”, peygamberler demektir.


وَلَقَدِ اسْتُهْزِئَ بِرُسُلٍ مِّن قَبْلِكَ فَحَاقَ بِالَّذِينَ سَخِرُوا مِنْهُم مَّا كَانُوا بِهِ يَسْتَهْزِؤُون ﴿٤١﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve lekad istuhzie bi rusulin min kablike fe hâka bi ellezîne sehırû
(ellezîne sehırû)
min-hum mâ kânû bi-hî yestehziûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve lekad istuhzie ve andolsun alay edildi
bi rusulin resûllerle
min kablike senden önce
fe artık, fakat, böylece
hâka bi kuşattı, sardı
ellezîne onlar, o kimseler
sehırû
(ellezîne sehırû)
alay ettiler
: (alay edenler)
min-hum onlardan
mâ kânû oldukları şey
bi-hî onu, onunla
yestehziûne alay ediyorlar

Andolsun ki senden önce (de) resûllerle alay edildi. Sonra alay etmiş oldukları şey, alay edenleri kuşattı.

ENBİYÂ SURESİ 41. Ayeti Sadık Türkmen Meali

Ant olsun, senden önceki elçilerle de alay edildi. Ancak onlarla alay eden kimseleri, kendisiyle alay ettikleri şey kuşatıverdi!

Sadık Türkmen