ENBİYÂ SURESİ 43. Ayeti Ali Fikri Yavuz Meali
Mekke döneminde inmiştir. 112 âyettir. “Enbiyâ”, peygamberler demektir.
أَمْ لَهُمْ آلِهَةٌ تَمْنَعُهُم مِّن دُونِنَا لَا يَسْتَطِيعُونَ نَصْرَ أَنفُسِهِمْ وَلَا هُم مِّنَّا يُصْحَبُونَ ﴿٤٣﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
em
lehum
âlihetun
temneu-hum
min dûni-nâ
lâ yestetîûne
nasra
enfusi-him
ve lâ hum
min-nâ
yushabûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
em | mı, mu? |
lehum | onların var |
âlihetun | ilâhlar |
temneu-hum | onları men eden |
min dûni-nâ | bizden başka |
lâ yestetîûne | güçleri yetmez, yapamazlar |
nasra | yardım |
enfusi-him | onların kendileri, kendilerine |
ve lâ hum | ve onlar değildir, olmaz |
min-nâ | bizden, bizim tarafımızdan |
yushabûne | sahip olunur, sahip çıkılır |
Yoksa onların, Bizden men eden (azabımızdan onları koruyan) ilâhları mı var? Onların, kendilerine dahi yardım etmeye güçleri yetmez. Ve onlara, Bizim tarafımızdan sahip çıkılmaz.
ENBİYÂ SURESİ 43. Ayeti Ali Fikri Yavuz Meali
Yoksa onlar için, kendilerini azabımızdan menedecek, İlâhlar mı var? O taptıkları putlar ve İlâhlar, kendi nefislerini kurtaramıyacakları gibi, azabımızdan da kurtulamıyacaklardır.
Ali Fikri Yavuz