ENBİYÂ SURESİ 66. Ayeti Suat Yıldırım Meali
Mekke döneminde inmiştir. 112 âyettir. “Enbiyâ”, peygamberler demektir.
قَالَ أَفَتَعْبُدُونَ مِن دُونِ اللَّهِ مَا لَا يَنفَعُكُمْ شَيْئًا وَلَا يَضُرُّكُمْ ﴿٦٦﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
kâle
e fe
ta'budûne
min dûnillâhi (dûni allâhi)
mâ
lâ yenfeu-kum
şey'en
ve lâ yadurru-kum
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
kâle | dedi |
e fe | hâlâ mı? |
ta'budûne | tapıyorsunuz |
min dûnillâhi (dûni allâhi) | Allah'tan başka |
mâ | şeylere |
lâ yenfeu-kum | size faydası olmaz |
şey'en | bir şey |
ve lâ yadurru-kum | ve size zararı olmaz |
(İbrâhîm A.S): “Hâlâ size bir faydası ve zararı olmayan, Allah’tan başka şeylere mi tapıyorsunuz?” dedi.
ENBİYÂ SURESİ 66. Ayeti Suat Yıldırım Meali
(66-67) "O halde," dedi, Allah’tan başka, size ne fayda ne de zarar veremeyecek şeylere mi tapıyorsunuz? Yuh size de, Allah’tan başka o taptıklarınıza da! Hâlâ aklınızı kullanmayacak mısınız?"
Suat Yıldırım