Mekke döneminde inmiştir. 112 âyettir. “Enbiyâ”, peygamberler demektir.


فَاسْتَجَبْنَا لَهُ وَنَجَّيْنَاهُ مِنَ الْغَمِّ وَكَذَلِكَ نُنجِي الْمُؤْمِنِينَ ﴿٨٨﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

festeceb-nâ (fe istecebnâ) lehu ve necceynâ-hu min el gammi ve kezâlike nunci el mu'minîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
festeceb-nâ (fe istecebnâ) böylece, bunun üzerine icabet ettik
lehu onu
ve necceynâ-hu ve onu kurtardık
min el gammi gamdan, üzüntüden
ve kezâlike ve işte böyle
nunci biz kurtarırız
el mu'minîne mü'minler

Bunun üzerine ona icabet ettik (duasını kabul ettik). Ve onu, gamdan (üzüntüden, kederden) kurtardık. Ve Biz, mü’minleri işte böyle kurtarırız.

ENBİYÂ SURESİ 88. Ayeti Ali Bulaç Meali

Bunun üzerine duasına icabet ettik ve onu üzüntüden kurtardık. İşte biz, iman edenleri böyle kurtarırız.

Ali Bulaç