ENBİYÂ SURESİ 88. Ayeti Süleyman Ateş Meali
Mekke döneminde inmiştir. 112 âyettir. “Enbiyâ”, peygamberler demektir.
فَاسْتَجَبْنَا لَهُ وَنَجَّيْنَاهُ مِنَ الْغَمِّ وَكَذَلِكَ نُنجِي الْمُؤْمِنِينَ ﴿٨٨﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
festeceb-nâ (fe istecebnâ)
lehu
ve necceynâ-hu
min el gammi
ve kezâlike
nunci
el mu'minîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
festeceb-nâ (fe istecebnâ) | böylece, bunun üzerine icabet ettik |
lehu | onu |
ve necceynâ-hu | ve onu kurtardık |
min el gammi | gamdan, üzüntüden |
ve kezâlike | ve işte böyle |
nunci | biz kurtarırız |
el mu'minîne | mü'minler |
Bunun üzerine ona icabet ettik (duasını kabul ettik). Ve onu, gamdan (üzüntüden, kederden) kurtardık. Ve Biz, mü’minleri işte böyle kurtarırız.
ENBİYÂ SURESİ 88. Ayeti Süleyman Ateş Meali
Biz de onun du'âsını kabul ettik ve onu tasadan kurtardık. İşte biz, inananları böyle kurtarırız.
Süleyman Ateş