Medine döneminde hicretin ikinci yılında Bedir savaşından sonra inmiştir. 75 âyettir. Sûre, adını ilk ayetteki “el-Enfâl” kelimesinden almıştır. “Enfâl”, savaş ganimetleri demektir.


وَمَا كَانَ اللّهُ لِيُعَذِّبَهُمْ وَأَنتَ فِيهِمْ وَمَا كَانَ اللّهُ مُعَذِّبَهُمْ وَهُمْ يَسْتَغْفِرُونَ ﴿٣٣﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve mâ kâne allâhu li yuazzibe-hum ve ente fî-him ve mâ kâne allâhu muazzibe-hum ve hum yestagfirûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve ve
mâ kâne allâhu Allah olmadı, değildir
li yuazzibe-hum onları azaplandıracak
ve ente ve sen
fî-him onların içinde, arasında
ve ve
mâ kâne allâhu Allah olmadı, değildir
muazzibe-hum onlara azap veren, azaplandıran
ve hum ve onlar
yestagfirûne mağfiret dilerler, diliyorlar

Ve sen onların arasında iken; Allah, onları azaplandıracak değildir. Ve onlar mağfiret diliyorken (de) Allah, onları azaplandıran değildir.

ENFÂL SURESİ 33. Ayeti Sadık Türkmen Meali

Oysa sen onların içinde (yaşıyor) iken, Allah onlara (helâk/toplu imha ile) azap edecek değildi. Bağışlanma dilerlerken de Allah onlara azap edecek değildir.

Sadık Türkmen