Medine döneminde hicretin ikinci yılında Bedir savaşından sonra inmiştir. 75 âyettir. Sûre, adını ilk ayetteki “el-Enfâl” kelimesinden almıştır. “Enfâl”, savaş ganimetleri demektir.


وَإِن تَوَلَّوْاْ فَاعْلَمُواْ أَنَّ اللّهَ مَوْلاَكُمْ نِعْمَ الْمَوْلَى وَنِعْمَ النَّصِيرُ ﴿٤٠﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve in tevellev fa'lemû (fe i'lemû) enne allâhe mevlâ-kum ni'me el mevlâ ve ni'me en nasîru
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve in ve eğer, şayet
tevellev yüz çevirirler, dönerler
fa'lemû (fe i'lemû) artık bilin
enne allâhe muhakkak ki Allah
mevlâ-kum sizin mevlânız, dostunuz
ni'me el mevlâ ne güzel mevlâ
ve ni'me en nasîru ve ne güzel yardımcı

Ve şâyet dönerlerse, bu durumda Allah’ın sizin mevlânız olduğunu bilin. Ne güzel mevlâ ve ne güzel yardımcıdır!

ENFÂL SURESİ 40. Ayeti Muhammed Esed Meali

ve bütün bunlara rağmen onlar yine de (hakça olandan) yüz çevirirlerse, artık bilin ki, Allah sizin yüceler yücesi Efendinizdir; ne yüce, ne üstün bir Efendidir O, ve ne güzel, ne eşsiz bir Yardımcıdır!

Muhammed Esed