Medine döneminde hicretin ikinci yılında Bedir savaşından sonra inmiştir. 75 âyettir. Sûre, adını ilk ayetteki “el-Enfâl” kelimesinden almıştır. “Enfâl”, savaş ganimetleri demektir.


وَلاَ تَكُونُواْ كَالَّذِينَ خَرَجُواْ مِن دِيَارِهِم بَطَرًا وَرِئَاء النَّاسِ وَيَصُدُّونَ عَن سَبِيلِ اللّهِ وَاللّهُ بِمَا يَعْمَلُونَ مُحِيطٌ ﴿٤٧﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve lâ tekûnû ke ellezîne haracû min diyâri-him bataran ve riâe en nâsi ve yasuddûne an sebîli allâhi vallâhu (ve allâhu) bi-mâ ya'melûne muhîtun
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve lâ tekûnû ve olmayın
ke gibi
ellezîne haracû çıkan kimseler
min diyâri-him yurtlarından
bataran haddi aşarak, kibirli olarak çalım yaparak
ve riâe ve gösteriş yaptı, riya yaptı
en nâsi insanlar
ve yasuddûne ve engel olurlar, men ederler, alıkoyarlar
an sebîli allâhi Allah'ın yolundan
vallâhu (ve allâhu) ve Allah
bi-mâ şeyleri
ya'melûne yapıyorlar
muhîtun kuşatan

Ve siz, diyarlarından (yurtlarından) kibirle (gururla, çalımla) ve insanlara gösteriş yaparak çıkan kimseler ve Allah’ın yolundan alıkoyanlar gibi olmayın. Ve Allah, yaptığımız şeyleri (ilmiyle, hakimiyetiyle, hükmüyle) kuşatandır.

ENFÂL SURESİ 47. Ayeti Sadık Türkmen Meali

Şımarıp böbürlenmek, insanlara gösteriş yapmak ve Allah yolundan alıkoymak için, yurtlarından çıkanlar gibi olmayın. Allah onların yaptıklarını kuşatıcıdır.

Sadık Türkmen