Medine döneminde hicretin ikinci yılında Bedir savaşından sonra inmiştir. 75 âyettir. Sûre, adını ilk ayetteki “el-Enfâl” kelimesinden almıştır. “Enfâl”, savaş ganimetleri demektir.


إِذْ يَقُولُ الْمُنَافِقُونَ وَالَّذِينَ فِي قُلُوبِهِم مَّرَضٌ غَرَّ هَؤُلاء دِينُهُمْ وَمَن يَتَوَكَّلْ عَلَى اللّهِ فَإِنَّ اللّهَ عَزِيزٌ حَكِيمٌ ﴿٤٩﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

iz yekûlu el munâfikûne ve ellezîne fî kulûbi-him maradun garra hâulâi dînu-hum ve men yetevekkel alâllâhi (alâ allâhi) fe inne allâhe azîzun hakîmun
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
iz yekûlu diyorlardı
el munâfikûne münafıklar
ve ellezîne ve o kimseler, onlar
fî kulûbi-him kalplerinde vardır
maradun hastalık
garra aldattı, kandırdı
hâulâi bunlar
dînu-hum onların dîni, kendilerinin dîni
ve men ve kim
yetevekkel tevekkül eder
alâllâhi (alâ allâhi) Allah'a
fe inne allâhe o zaman,o takdirde muhakkak ki Allah
azîzun azîz, izzet sahibi, üstün
hakîmun hakim, hüküm ve hikmet sahibi

Münafıklar ve kalplerinde hastalık bulunan kimseler şöyle diyorlardı: “Bunları, kendilerinin dîni aldattı.” Ve kim Allah’a tevekkül ederse o taktirde Allah, muhakkak ki Azîz (en üstün) ve Hakîm’dir (hüküm sahibi).

ENFÂL SURESİ 49. Ayeti Hayrat Neşriyat Meali

O zaman münâfıklar ve kalblerinde hastalık bulunanlar (sizin için): 'Bunları, dinleri aldattı!' diyorlardı. Hâlbuki kim Allah’a tevekkül ederse, artık mukakkak ki Allah, Azîz (kudreti dâimâ üstün olan)dır, Hakîm (her işi hikmetli olan)dır.

Hayrat Neşriyat