ENFÂL SURESİ 67. Ayeti Mustafa İslamoğlu Meali
Medine döneminde hicretin ikinci yılında Bedir savaşından sonra inmiştir. 75 âyettir. Sûre, adını ilk ayetteki “el-Enfâl” kelimesinden almıştır. “Enfâl”, savaş ganimetleri demektir.
مَا كَانَ لِنَبِيٍّ أَن يَكُونَ لَهُ أَسْرَى حَتَّى يُثْخِنَ فِي الأَرْضِ تُرِيدُونَ عَرَضَ الدُّنْيَا وَاللّهُ يُرِيدُ الآخِرَةَ وَاللّهُ عَزِيزٌ حَكِيمٌ ﴿٦٧﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
mâ kâne
li nebiyyin
en yekûne
lehu
esrâ
hattâ
yushıne
(ıshan) fî el ardı turîdûne arada ed dunyâ vallâhu (ve allâhu) yurîdu el âhirate vallâhu azîzun hakîmun
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
(ıshan) fî el ardı turîdûne arada ed dunyâ vallâhu (ve allâhu) yurîdu el âhirate vallâhu azîzun hakîmun
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
mâ kâne | olmadı, olmaz |
li nebiyyin | bir nebî, peygamber için |
en yekûne | olması |
lehu | onun |
esrâ | esirler |
hattâ | oluncaya kadar |
yushıne
(ıshan) |
ağır basar, düşmanı kesin yener, kesin zafer kazanır
: (sahenat, kalınlaşmak, kuvvetlenmek) |
fî el ardı | yeryüzünde |
turîdûne | siz istiyorsunuz |
arada ed dunyâ | dünya malı |
vallâhu (ve allâhu) | ve Allah |
yurîdu | ister |
el âhirate | ahiret, sonraki (hayat) |
vallâhu | ve Allah |
azîzun | azîz, yüce, izzet sahibi |
hakîmun | hakîm, hüküm ve hikmet sahibi |
Bir nebî (peygamber) için yeryüzünde kesin zafer kazanıncaya kadar onun esirlerinin olması, olmaz (uygun değildir). Siz, dünya malını istiyorsunuz ve Allah, ahireti istiyor. Ve Allah; Azîz’dir, Hakîm’dir.
ENFÂL SURESİ 67. Ayeti Mustafa İslamoğlu Meali
Kıran kırana gerçekleşmiş sıcak bir savaş sonucu olmadıkça bir peygambere esir almak yakışmaz. Sizler bu dünyanın geçici değerlerini istiyorsunuz; ama Allah (sizin için daha yüce bir değer olan) ahireti istiyor: zira Allah iradesinde pek yüce, işinde hikmetli olandır.
Mustafa İslamoğlu